Başkan adayı olarak 2 yıldır çalıştığını belirten Yavuz, adaylık sürecini ve emlakçıların sıkıntılarını anlattı. Yavuz, “Türkiye’de nispeten olmasa da Antalya’da emlak sektörü çok olumsuz bir görüşe sahip. Emlakçılık mesleği alt seviyelerde itibar olarak. Vizyonumu bunlara göre belirledim. Amerika’yı yöneten Trump emlakçı ama Antalya’da emlakçılar sahtekâr olarak görülüyor. Ben bunlardan dolayı çıktım yola. Bizim önce güven sağlamamız gerekiyor. Öncelikle oda emlakçıya güven sağlayacak. Güvenli emlakçıları bir araya getirdiğimiz zaman toplumun ona güven duymasını sağlayacağız.
ALAKASIZ MESLEKLER ODA BÜNYESİNDE
Şu anda oda bünyesinde kreş gibi çok farklı ve alakasız meslek gruplarının da olduğunu dile getiren Yavuz, “Bu durumu çözemiyorsunuz. AB’nin uyum yasalarından dolayı her mesleğe bir kod verildi. Bu insan zorunlu olarak ya Ticaret Odası’na ya da Emlak Odasına kayıt olmak durumunda. Bakıyor sicile ona hitap edecek bir oda yok. O an kodunu alan kişi siciline bakıyor. Sebzeciler Odası’na gidemeyeceği için kreş işleten adam bizim odamıza kayıt olmak zorunda kalıyor. 1260 civarında üyemiz var. 10 bin kişi emlakçılık yapıyor ama odaya kayıtlı 700, 800 emlakçı var. Ama tam tespit edemiyoruz başka meslek grupları da olduğu için. 1250 civarında da Ticaret Odası’nda var” şeklinde konuştu. Sektörün çok başıboş bırakıldığının altını çizen Yavuz, “Ben bir şey yapabilirsem, elimden geldiği kadar bir şeyler yapmak için çalışacağım. Etik kurallar oluşturarak kurumsallaşma yolunda ilerlemek istiyoruz” dedi.