Yaklaşık 2.5 aydır süren FETÖ operasyonlarının ardından kuru ile yaşın birlikte yanmaması, siyasette terör örgütüyle bağlantıların bulunup, bulunmaması tartışılıyor. Sosyal medyadan görsel ve yazılı basına kadar her yerde tartışılan bu konuların dışında gözden kaçanlar var.
Dün Milli İstihbarat Teşkilatı’na (MİT) çok önemli FETÖ operasyonu düzenlendi, 87 personel atıldı haberini okuduktan sonra çok önemli bir detayın atlandığını düşünüyorum. Kanıtlanmayan ama iddia olarak kalan FETÖ üyesi istihbaratçıların devletin önemli evraklarıyla kaçtığı çok konuşuldu. Yetkili isimlerden bu konuyla ilgili açıklama olmadı. Bu nedenle konuya iddia olarak bakıyorum.
Bugün devlet olarak güçlü olman için öncelikli olarak istihbaratın ardından da ekonomik olarak güçlü olmak zorundasın. İstihbaratın ve ekonomin güçlü değilse istediğin kadar güçlü orduya sahip olsan da hiçbir savaşı, hiçbir mücadeleyi kazanma şansın yoktur.
Zaten devletimiz istihbarat anlamında FETÖ üyelerine teslim edildiğinden ciddi bir darbe almıştır. Bunu 15 Temmuz gecesi yaşananların ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın açıklamalarından da öğrendik. Ancak şimdi yapılan operasyonlarla devleti devlet yapan temel taşlardan biri olan ve istihbaratın olmazsa olmazı arşivimiz hapishanelerde tutuklu, görevleri elden alınmış insanlarla birlikte yok mu ediliyor?
Çok ince ve hassas denge içinde bu ayrımın da çok iyi yapılması, devletin kendini sağlama almadan, arşivini, istihbaratını düzene koymadan günü kurtarma adına yapılan operasyonlar bugün bizi FETÖ illetinden temizler ama yarın bizi belleksiz hale getirir.
Kalın sağlıcakla…