Bizim memleketimizde en önemli sorun hiç kimsenin kendi işiyle ilgilenmemesidir. Öğretmen doktorun işine doktor gazetecinin işine, mühendis teknikerin işine karıştığından hiç kimse işini doğru yapamaz. Bu bizim genetik yapımızda mı vardır bilinmez ancak en çok da biz gazeteciler, gazetecilik yapmayan mimardan siyasetçisine kadar bir gazetenin nasıl yapılması, nasıl yazı yazılmasına kadar işinin ehli olmayan insanların olmadık cümleleriyle karşılarız.
Mesela dün haber ajanslarından bir haber servis edildi. Haberin içinde her ne kadar basın toplantısında açıklama yapıldığı yer alsa da konunun muhatabı Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği (AESOB) Başkanı Sayın Adlıhan Dere, kesinlikle basın toplantısı yapmadığını ifade etti.
Gelelim konumuza…
Sayın Dere bildiğiniz gibi esnafın ve sanatkarın başkanı…
Bu koltuğa oturduğunuzda esnafın ve sanatkarın sorunları ve çözümleri noktasında sorumluluğunuz vardır. Siyasetle ilgilenmek, kenti dizayn etmek, siyasilere çuval çuval plaket dağıtmak yerine ‘esnaf için ne yaptın?’ diye soru sorulduğunda şu projeyi ürettim, bu kadar sorunu çözdüm diye yanıt verirsin. Ancak Başkan Dere’nin başkanlığını yaptığı Antalya esnafının hiç sorunu yok ki, bir yerlere adaymış gibi sadece halkla ilişkiler yaparak görevini devam ettirmesi dikkat çekici.
Hatta dün basın toplantısı olmayan açıklamasında Başkan Dere, başkanlığını yaptığı birliğin sorumluluğundaki adı geçen sanatkar isminin zanaatkar olduğunu atlayıp, sanatçı ile birbirine karıştırmış olacak ki, Antalya Film Festivali’nin düzenlendiği tarihlerde festival düzenlenmesine tepki göstermiş olmalı!!!
Başkan Dere, yaptığı açıklamanın etkisinin daha fazla olması adına da kendi sosyal medya hesabından şu cümlelerle paylaşımda bulundu:
“Antalya’mızın küreselleşme ve ilerleme adımlarına karşı çıkmak adına 54. Uluslararası Antalya Film Festivalimize alternatif olarak aynı tarihlerde düzenlenen başka film festivallerine tepkimizi AESOB Başkanı olarak dile getirdim. 54. Uluslararası Antalya Film Festivalimizin, Büyükşehir Belediyemizin ve esnaf dostu Başkanımız Menderes Türel'in her zaman yanında ve destekçisiyiz.”
Şimdi sanatkarla sanatçıyı birbirine karıştıran Başkan Dere’nin bu kentin siyasi ve bürokrasi yapısını yok sayarak, kimin hangi koltuğa oturmasına kadar karar verici konumuna gelme arzusunun esnafı temsil eden birini ne durumlara getirdiğinin açık örneğidir.
Yoksa kalkıp; her şey dahil sisteminden dolayı turistin dükkanına girmeyen esnafın vergi borcu yerine mesela Antalya Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın neden sezon açılışı yapamadığını Başkan Dere’nin açıklamasını bekliyoruz.
Yoksa kalkıp, krizin ardından gelen turist sayısında rekor seviyeye ulaşılırken esnafın krizinin neden devam ettiği yerine Başkan Dere’nin neden Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin seçkin jürisi arasında yer bulamadığını merak ediyoruz.
Herkes işini yapacak arkadaş, elma ile armutun birbirine karıştığı bir kentte dengeler doğru tutulmazsa, Esnaf ve Sanatkar Odası Başkanı kalkar film festivallerine tepki gösterir.
Artık bunu da mı görecektik demeyeceğim çünkü gördük!..