Atatürk Caddesi üzerinde; Büyükşehir Belediyesi’ne varmadan biraz önce; yolun sağında yıllardır sessiz sedasız bir bina durmaktadır!
Eski halini bilenler bilebilir. Ben de biliyordum unuttum.
Kaleiçi’nin dış duvarları içinde kalan bu bina; ayakta kalan surlarla bitişik gibi durmaktadır.
Dış duvarında sağ köşesindeki duvarlar üzerine; bir zamanlar Antalya’da yapılan bir sanat etkinliğinde yapılmış çok güzel bir resim vardır. Duvarın iki tarafına yapılan bu resim çok büyüktür.
Çok güzel bir sanat eseridir.
EYİLİK TV diye bilinen bu bina neden terk edildi, neden yıllardır kapalı durmaktadır hiçbir bilgim yok!
Bir ara gazete ilanında satılacağını okumuştum ama satıldı mı satılmadı mı anlayamadım. Satılsa her halde böyle bomboş bırakmazlardı, değil mi?
Zaten Kaleiçi’nin kaderinde var; terk edilmişlik!
“.. Avcı gitmiş, ıssız kalmış otağı!” diye bir şiir vardır; gidenler gidince geriye derin bir sessizlik çökmektedir.
Antalyalının yerlisi inatçıdır.
Yörük’tür. Malı sever ama paylaşmayı sevmez hiçbir zaman!
Kaleiçi’nde birçok konak hâlâ bu “inat” yüzünden satılmamış ve bakılmamıştır.
Hissedarların fakiri de vardır, zengini de vardır ama bir türlü anlaşmaya gelmezler.
Zar zor ikna olanlar da satarlar konaklarını!
Parayı bankaya koyarlar, yine parasız kalırlar ya da bir taksi, dolmuş alıp onun peşinde koşarlar.
Dolmuşçu patronlar o yüzden yavaş sürerler dolmuşlarını; deve gibi yavaş gitsin derler içinden.
…
Kullanılmaya kullanılmaya çirkin bir görüntü oluşturan böyle binalara; devletin veya belediyelerin mutlaka bir el atması gerekmektedir.
Kaleiçi’nde ve dışında o kadar konaklar var ki; ya harabe olmuşlar, ya da otopark yapılmışlar öylece durmaktadırlar.
Antalya’yı güzelleştiren tüm Belediye Başkanlarımız; bir el atsalar da şu Kaleiçi’ni bu çirkinlikten bir kurtarsalar iyi olmaz mı?
ANTALYA HEPİMİZİN DEĞİL Mİ?
Merkezdeki ve diğer ilçelerdeki belediyelerimiz de KALEİÇİ’nin güzelleşmesi için; Büyükşehir Belediyesi ile “siyasetsiz” bir biçimde işbirliği yapmalıdırlar.
Çünkü Kaleiçi’ni gezmeye sadece turistler gelmiyor; o belediyelerin sakinleri de gelmektedirler.
AMAN DİKKAT
Eğer Eyilik TV binası bir şekilde onarıma girerse; üzerindeki o resimlere bir zarar gelmesin.
Üzerleri badana boya ile kapatılmasın!
Telif Kanunu var! Avrupa var! Sanat var!
İşin içinde dünyaya rezil olmakta var!
GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ
Dekan beyin bu duvardaki tablonun korunması ve onarılması inşallah bir çabaları olur.
O da ilgilenmezse; kim ilgilenecek bu eserle!
::::
BELEDİYENİN KOYDUĞU
SAKSILAR!
Büyükşehir Belediyemiz ve Muratpaşa Belediyemiz n’aptılar?
“Kaleiçi’ne kim daha çok saksı koyup, çiçek dikecek” dediler. Ve dediklerini de yaptılar.
Birincilik Muratpaşa Belediyesi’nde kaldı!
…
Bu saksı koyma yarışmasına dışarıdan katılanlar da var.
Hani “hariçten gazel okuma” derler yap işte öyle bir şey!
Kaleiçi’nde eğer yeri çoksa; dev gibi saksıları alıp kendine ait miş gibi sokakları dolduranlar var!
Masa sandalye işgaliyesine belki izin verildi ama koca saksılarla yolu kapatmanıza ya da boy boy dizmenize de her halde izin verilmemiştir.
SAKSI SAKSI
Sayın Başkanlarımız size o kadar sitem ettik; bu kadar saksıyla Kaleiçi yoları iyice daraltılıyor dedik.
Bir de iş yerlerinin keyfi koyduğu plastik veya çömlekten yapılmış kırık saksılar var!
Eğer Kaleiçi bir bütünse; peyzaj çalışmaları da her sokağı düşünülerek yapılmalıdır.
“Kırk yamalı bohça” gibi her sokakta ayrı bir görüntü; hiç yakışmıyor.
KALEKAPISI’NI GÖRDÜNÜZ MÜ?
Ne ararsanız var. Tamamen bir görüntü kirliliği içinde adeta yüzüyor!
Yok mu sizlerin çağdaş peyzajcılarınız? Bir el atsınlar ilgilensinler şu Kalekapısı’yla!
Oradaki Camiinin önü ne öyle?
Çalı çırpı, levhalar, kulübeler ne ararsan var!
KESİK MİNARE
Yakında restore çalışmalarına başlanacağını duyduk.
Hayırlı olur inşallah. Geç de olsa yapılması sevindirici?
MEVLEVİHANE
Güzel sanatları kovdular. Kaç senedir Vakıf restoresi yapılıyor. Kapısı neresi, nerden girilir, içerde ne var?
Ne biz biliyoruz, ne de turistler!
Aynı Kaleiçi’nde açılacak olan Etnografya Müzesi gibi?
“Yapılsın” diyen Bakan gitti!
İnşaatta da bitti gitti!