Gazete ve dergilerin yıllardır yayınlamaktan usanmadıkları “bulmaca köşeleri” vardır.
Soldan sağa ve yukarıdan aşağı sıralanmış sayılar ve bunların içinde boş kareler bulunur. Bazı kareler siyahtır ki, harfler karışmasın diye.
Ve aşağıda; SOLDAN SAĞA diyerek sıra ile bazı kelimeler verirler. Siz eş anlamlısını veya Arapçasını biliyorsanız; o kare sayısı kadar harfle denkleştirip yazarsanız.
Bilmiyorsanız; bu defa YUKARIDAN AŞAĞI kısmına bakarsınız ki; acaba yazılan bir harf öteki kelimeyi çağrıştırır mı diye?
BİZİM KALEİÇİ
Bana böyle bir bulmaca oyununu hatırlatıyor!
Hiçbir iş Kaleiçi’nde bir kere de çözülemiyor.
Ne “soldan sağa” ve ne de “yukarıdan aşağıya” ne yazarsanız yazın çözemiyorsunuz.
Kaleiçi oturanları, esnafı, turistleri, muhtarları ve hatta Belediye Başkanları bile “yapılacak” kelimesinin karşılığını bulup bulmacayı bir türlü çözemiyorlar.
ÜMİT UYSAL
Muratpaşa Belediye Başkanımız. Seçilmeden önce Kaleiçi sokaklarında esnafla tokalaşa tokalaşa gezdi.
Ve Kaleiçi’ni de çok sevdi.
Ben kafadan bir şeyler yapmayım; orada yaşayanlarla konuşayım, onları dinledikten sonra gerekli hizmeti yaparım dedi.
O öyle dedi ama Kaleiçi esnafı ve yaşayanları onu anlayamadılar!
Uzun uzun ve sataşmalı cümlelerle şikâyetlerde bulundular.
“Gürültü”, “otopark” “masa-sandalye” ve “güvenlik”
O BİR BELEDİYE BAŞKANI
Esnafımız ondan bilinçsizce isteklerde bulununca; Ümit Uysal bulmacayı nasıl çözeceğini bilemedi.
Büyükşehir, Anıtlar, Müze, Emniyet, Bakanlıkların da bu çözüme yardımcı olmalarını istedi ve bekledi!
“Sen Muratpaşa’sın; paşa paşa otur koltuğunda; yaparsak biz yaparız, yapmazsak da ne fark eder? Böyle gelmiş böyle gider” dediler.
Ümit Başkana helal olsun ki; elleri kolları bağlı olmasına rağmen cesaretle yine Kaleiçi’nde 4 Şubat 2016 Perşembe günü saat: 15.00 de üçüncü toplantısını yaptı.
Yine dinleyen o oldu.
Yine dereden tepeden, senli benli, sanki dernek toplantısında konuşma yapar gibi bir tomar kâğıtla; oturduğu yerden değil de kürsüden konuşma yapanlar çıktı!
Ne anlatan anladı, ne biz anladık ve ne de başkan anladı.
DAVACININ ŞAŞKINI
DERDİNİ MÜBAŞİRE ANLATIR!
Muratpaşa Belediye Başkanımızı iyi niyet ve hizmet etmek arzusunda olmasından dolayı kutluyorum.
Ama n’olur; “sen-ben” davası gütmeden “birlikte olun” ve şu güzelim Kaleiçi’ni hayata döndürünüz.
(diğer belediye başkanlarına ve resmi kurum yetkililerine diyorum)
Yapacağınıza da inanıyoruz.
::: :::
“TURUNÇ MASA” İPTAL EDİLSİN!
Kızılarık Mahallesi’nde bir kurum önünde; bayrak direğinde asılı Muratpaşa Belediyesi ve Türk Bayrağı vardı.
Bunlar zamanla yırtılmışlar. Bilhassa Muratpaşa Belediyesi’ne ait olanı hem kirli ve hemi de lime dökülüyor.
Orada çalışanlara ta yazın söyledim. Değiştirin bunları dedim. Geldim gittim baktım kimse değiştirmediler. Ben de oradan her Pazar günü yürüyerek gidip geldiğimden o çirkinliğin hâlâ orada durmasından iyice rahatsız oldum.
Turunç Masa’ya telefonla bildirdim.
Bir hafta sonra baktım değişmemiş tekrar aradım!
Bir gün sonra tekrar aradım.
Hiçbir gayret yok!
“Bu sizin bayrağınız, o şekilde orada duramaz! Derhal indirmek zorundasınız” diye kızdım.
Yine ilgilenen yok.
“Ses tonumu iyice yükselttim çünkü; telefondaki ses bana tutmuş; hâlâ “sizin talebiniz” diyor!
Yahu benim talebim yok ki! Ben sadece hatırlatıyorum. O bayrağı da öyle gördüğüm için üzülüyorum. Tamam Başkan Kaleiçi’ne gelecek, ben ona durumu anlatırım!
Onbeş dakika sonra; direkteki şeylerin indirildiğini söylediler.
Şöyle yapacağız… Böyle yapacağız dediler.
Teferruat önemli değil!
::::::::
CAMİİ MUSLUKLARI
YİNE ÇALINMIŞ!
Polis amcalar; n’olur şu hırsızlar yakalayınca karakola götürmeyin de camiinin hocasına veya Müftü beye teslim edin!
Onlara bu işi yapmanın ne kadar günah olduğunu; Hocalarımız anlatsın!
Bakın bir daha o hırsızlar camilerden hırsızlık yapacaklar mı?
Ayıptır, günahtır yahu!