Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, ‘Biz TEOG’a mı girdik, TEOG’ kalksın’ dedi.
Başbakan Sayın Binali Yıldırım, okulların yeni eğitim öğretim yılına açılış töreninde öğrencilere seslendi, ‘TEOG Kalksın mı?’, öğrenciler hep bir ağızdan bağırdı ‘Kalksınnnnn!!!...’
Ve… Milli Eğitim Bakanı Sayın İsmet Yılmaz, TEOG sınavının kaldırıldığını, bu yıldan itibaren yapılmayacağını açıkladı.
Bir Türkiye klasiği…
Bir ülkenin eğitim ya da sağlık sistemine yeni bir düzen getirmek istediğinizde ya da var olan bir sistemi kaldırmak istediğinizde başka ülkelerde yapılmış, denenmiş ve başarılı olmuş bir sistem üzerinde işin uzmanları hatta konuyla ilgili bilim adamlarından oluşturulan bir kurul üzerinde çalışma yapar. Tartışır, yeni düzenlemenin gelecek en az 50 yıla ne getirip, ne götüreceğini tartışır. Hatta incelenen sistem, yaşanan ülkeye göre uyarlanabilir. Tıpkı, başkanlık sisteminin Türk başkanlık sistemi adı altında oluşturulan komisyonlarda araştırılıp, tartışılıp hatta oylamaya sunularak hayata geçirildiği gibi.
Bir ülkenin sinir uçları eğitim, sağlık, ulaşım ve ekonomidir. Bu konularda hiçbir karar oldu bittiye getirilemez.
TEOG’un kaldırılmasıyla ilgili olarak bir kişi TEOG’u getiren hükümeti eleştirdi. TEOG’u getiren de hükümet, şimdi başkası bu sınavı getirmişçesine eleştirilip bir anda kaldırılması ne kadar doğru diye yorumlarda bulundu.
Şimdi gelelim madalyonun öbür yüzüne…
Terör örgütü FETÖ’nun yıllarca devletin içinde konuşlandığını 15 Temmuz darbe girişimi sonrası birçok yetkili isimden dinledik ve okuduk. Hatta mahkeme kayıtlarında da bu bilgiler yer aldı. FETÖ’nün en birinci hedefi başarılı gençleri kendi ağına düşürmekti. Birçok bakanlıkta olduğu gibi Milli Eğitim Bakanlığında da konuşlanan FETÖ, kendi bürokratlarıyla TEOG sınavını eğitim sisteminin içine soktu. Amaç, başarılı gençleri bu sınavda belirlemek hatta kendi yetiştirdiği gençleri de en iyi okullarda okumasını sağlamaktı. TEOG sınavı ile bunu başaran FETÖ, böylelikle hedefine ulaşırken kendi tarafına yenilerini ekliyor, elinde büyütüp beynini yıkadığı gençlere vaad ettiği iyi okulların da okuması adına sınav sorularını eline veriyordu. Tabii ki, bu benim öngörüm. TEOG’un kaldırılmasının bu öngörümle bağlantılı olduğunu düşünüyorum.
Şimdi buradan baktığımızda iş çok farklılaşıyor. FETÖ etkisiyle eğitim sistemine giren TEOG sınavı kaldırılmalı mıydı? Evet kaldırılmalıydı.
Bu anlattıklarım dışında vicdanen de bakmamız gerekiyor. Ancak ne devlet politikası, ne de gazetecilik etiği bunu pek mümkün kılmıyor. Sadece dile getireceğim, devletin okulları yetersiz, devlet sınav yapıyor ama öğrencilerimiz iyi öğrenmiyor size para ödeyelim denilen bir sistemde dünün dershaneleri bugünün etüt merkezleri artık işsiz kaldı. Atanamayan öğretmenlerin çalıştığı ve birçok istihdamın sağlandığı etüt merkezleri artık bu kararla kapanacak. Rahat nefes alan ise, eğitim için çocuklarını devlet okullarına gönderen ama bir de bütçesini aşan paralarla çocuklarına sınava hazırlanması için etüt merkezlerin gönderen, yetmedi özel hoca tutan anne ve babalar olacak.
Çocuklar mı?
Onlar bunları düşünmeyecek, ‘yaşasın sınav kalktı’ diyerek çocukluklarını yaşacak….