Ateş Kara'dan Ercüment Ovalı açıklaması !
Bilim Kurulu Üyesi, Prof. Ateş Kara, katıldığı canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu. Kara, "Prof. Ercüment Ovalı'nın çabası önemli ancak koronavirüsü öldürerek vücuda verdiğimizde cevap vermeme olasılığı çok yüksek. dedi'
''Çekincelerim var'' Ateş Kara atılan her adımın öenmli olduğunu vurgularken; ''Bulunduğumuz coğrafya aşının başlangıcı olarak kabul edilen bir ülke. Bir İngiliz askeri kendi ülkesine ‘’burada çiçek aşısı uygulanıyor’’ notunu gönderiyor. Yapılan her araştırma bir emek bir başarıdır. Ülkemiz ve bizim açımızdan olumludur. Virüsü tanıyıp, iyice öğrenip, nasıl hareket ettiğini görüp sizin neler yapabileceğinizi düşünüp attığınız adımlar önemlidir. Bilim insanı olarak birkaç çekincem var. Aşıları yaparken genelde şöyle bir yöntem izlenir; vücuda virüsü göstermek. Ama öğrenirken bedel ödemeden öğrenmesi. Koronavirüsü o kadar zayıflatmamız, o kadar öldürmemiz lazım ki, zarar vermesin.'' dedi ''Çabası önemli ama...'' 23 Nisan'da salgın ve virüsle mücadelede çok önemli bir açıklama yapacağını açıklayan ve geçtiğimiz gün virüsü etkisizleştirdiğini sosyal medya hesabından paylaşan Ercüment Ovalı ve aşısı hakkında konuşan Ateş Kara;'' Bizim savunma sistemimiz koronavirüslere karşı çok etkili bir cevap vermiyor. Bazı virüsler vardır, vücut ona bakar, 'bu çok önemli problem değil çok da ciddiye almayayım' diyebiliyor. Koronavirüsü zayıflatıp da verdiğimizde vücudumuzun cevap vermeme oranı yüksek. Prof. Ercüment Ovalı'nın çabası önemli. Ancak öldürerek verdiğimizde vücudun cevap vermeme olasılığı çok yüksek. Bir olumsuzluk anlamında değil ama bunu aklımızda tutalım. Koronavirüslerin özellikle yeni koronavirüsün hayvanlarda tam olarak nasıl seyrettiğini bilmiyoruz. Hayvan deneyini nasıl yapacağımızı, çıkacak sonucun insanlar için geçerli olup olmayacağını bilmiyoruz. Sayın Ovalı onu deneyecek ama denediğinde sonuç alamama ihtimali yüksek. Güzel bir nokta, iyi haber ama çok ciddi anlamda kısıtlayıcılığı var. '' ifadelerini kullandı. Aşı mantığını anlattı Aşının nasıl kullanıldığını ve insan vücudunun verdiği tepkiyi anlatan Kara; ''Biz bazı virüs ve bakterileri biliyoruz. Onlara soruyoruz, 'ne istersiniz' diyoruz, tabii mecazi anlamda söylüyorum. Biz virüsün, bakterinin ne istediğini öğrenmek istiyoruz. Şimdi stüdyodaki kameraman arkadaşımıza, Volkan'a şunu soruyorum, 'Volkan Milli Piyango'nun büyük ikramiyesini her sene 1 Ocak'ta sana vereceğiz, artı Boğaz'da sana yalı vereceğiz, dünyanın en iyi yerinde sana ev alacağız, özel uçak alacağız' diyorum. Volkan hala kayıt yapıp, beni kameraya çekmeye devam eder mi? Mikroorganizmaya diyoruz ki, 'ne istiyorsun', o da 'hızla çoğalmak istiyorum' diyor. Biz de ona gıdaları veriyoruz, hızla çoğalıyor. Çocuğuna, torunlarına gıdayı veriyoruz. Sonra silahları bırakıp, tembelleşiyor.Biz bazı mikropları bunu yaparak vücuda veriyoruz. Silahı olmadığı için artık bir şey yapamıyor. Ondan sonra silahlısı gelse de onunla çok kolay başa çıkabiliyor vücut.'' dedi ’Cevap verecek mi bilmiyoruz’’ Şöyle bir problememiz var, uygulandığı zaman vücut gerçekten bunu tanıyıp, ceva verecek mi bilmiyoruz. Ölü kullanmak avantaj olabilir ama hiç cevap vermediği için yanına acaba başka bir şey eklenebilir mi düşünülüyor. Cevap alma ihtmilalleri düşük olacak, ama bunların hepsi bir adımdır. En az 6 ay Aşılarda sadece etkili olmasına bakmıyoruz. İstediğimiz en önemli şeylerden biri etkili olsun aynı zamanda güvenilir olsun. Siz A aşısını da yapsanız, B'yi, C'yi de yapsanız bunların hepsi için güvenlik süresi lazım. Bunların hiçbirisinde 6 ila 8 aydan önce sonuç vermesi mümkün değil...