Devasa yangın dördüncü gününde; İki orman işçisi hayatını nasıl kaybetti ?

Yayınlanma: 31.07.2021 13:09 Güncelleme: 31.07.2021 13:18

Manavgat'ta sert esen rüzgarın etkisiyle yangınlar birçok alanda etkisini sürdürürken, itfaiye ve Orman Genel Müdürlüğü'ne bağlı ekipler zaman zaman zor anlar yaşıyor

Salur mahallesi Yalamaklı mevkiinde yangını söndürmek isteyen ekipler alevlerin arasında kaldı. Yüksekliği 15 metreyi bulan alevlerle burun buruna gelen işçiler, arazöz yardımıyla ormanlık alandan karayoluna güçlükle çıkabildi. Ekiplerin çalışmalarında lastiği patlayan bir kepçe de ormanlık alanda kaldı. Ekipler alevlerin yükseldiği ormanın yanışını çaresiz gözlerle yol kenarından izledi. Yangından dolayı yükselen dumandan güneş kızıla döndü. EVİNİN YANIŞINI GÖZYAŞLARIYLA KAMERAYA KAYDETTİ Manavgat'taki orman yangınında Bucakşeyhler Mahallesi'nde birçok ev yandı. Eski manken Tuğba Özay'ın çiftliğinin de bulunduğu mahallede bir vatandaş, evininin yanmasını gözyaşlarıyla izledi ve cep telefonuna kamerasıyla kaydetti. Adının İsmail olduğu belirtilen mahalleli, "Emeklerim gitti, ev gitti. Yanıyor, cayır cayır yanıyor. Yanıyor, Allah'ım sen afatından koru yarabbi. Allah'ım afatından koru. Gitti" diye ağladı. Alevlerin evi ve tüm sokağı sarmasının ardından bir kişi İsmail'e, "İsmail çık. Canın sağolsun çık" diye bağırdı. İsmail'in yanına gelen bazı kişiler ikna edip mahalleden uzaklaştırdı. 2 ORMAN İŞÇİSİ YAŞAMINI YİTİRDİ Antalya'nın Manavgat ilçesinde 4 gündür süren orman yangını, rüzgarın etkisiyle zaman zaman kontrolden çıkıyor. Dün akşam saatlerinde Güğlen Dağı'nda başlayan orman yangını, kısa sürede Gebece Mahallesi'ni tehdit etmeye başladı. Hızla ilerleyen alevler nedeniyle, hilal şeklinde dağın eteğine sıralanan evlerden bazıları yandı. Mahalle tahliye edilirken bazı vatandaşlar ise evlerinin önündeki kışlık yakacak odunları uzaklaştırmaya çalıştı. Havadan ve karadan müdahalenin sürdüğü mahalle tamamen duman altında kaldı. Dün gece Güğlen Dağı'na giden orman işçileri Erdal Tolka ve Yaşar Cinbaş, alevlerin arasında kaldı. İki işçiye ulaşılamayınca AKUT'tan destek istendi. Gece boyu bölgede yapılan arama çalışmalarında, Erdal Tokla ve Yaşar Cinbaş'ın Beloluk mevkiinde yanan arazözde cansız bedenlerine ulaşıldı. Yolun alevler nedeniyle kapalı olduğunu söyleyen Mustafa Kaya, "Şu an mahalle ve dağ yanıyor. Yol kapalı. Orman yandığı için taşlar dökülmüş. Güğlen Dağı yerleşim yeri. Yazlık ve kışlık olarak kullanılan bir yer burası. Her yer tahliye edildi. Köyde yaralanan yok ama 2 orman işçisine dün gece ulaşamadılar" dedi. Ali Kaya ise yeşil alanın tamamen yandığını söyledi. Eşyaları ve hayvanları yangından kurtardıklarını belirten Kaya, "Eşimi, çocuklarımı ve hayvanlarımı güvenli bölgeye götürdüm" diye konuştu. Hasan Kaya ise köy evi olduğu için alt katında samanlık ve odunların olduğunu belirtti. 2 orman işçisinin yaşamını yitirdiğini söyleyen Kaya, "Dış cephesini helikopter söndürebilir belki ama iç kısmına bir şey yapamaz. Yanmasın diye dua ediyoruz. Dün ikindi saatlerinde ormana ait arazöz yangın nedeniyle patlamış. İki orman işçisi ölmüş diyorlar" dedi. YAŞAMINI YİTİRENLERİN SAYISI 5'E ÇIKTI 2 orman işçisiyle birlikte Manavgat'taki yangında yaşamını yitirenlerin sayısı 5'e çıktı. Daha önce de Hasan Ali Yüksel ile Osman ve Şehri Kardaş çifti yaşamını yitirmişti YANAN ARAZÖZDEN ÇIKAMAMIŞLAR Manavgat'ın Gebece Mahallesi Gülen Dağı Beloluk mevkisinde, dün öğleden sonra kuvvetlenen yangına müdahalede bulunulan arazöz devrilerek, alevler arasında kaldı. Arazöz sürücüsü Niyazi İskarca ve yangın işçisi Ali Hüseyin Karakaya, yaralı olarak araçtan çıkıp, uzaklaştı. Orman işçileri Erol Tolka ve Yaşar Cinbaş ise yanan arazözden çıkamadı. Yaralı ilçiler, bölgeye gelen sağlık ekibi tarafından yapılan müdahalenin ardından ambulansla Manavgat Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Gece boyu bölgede yapılan arama çalışmalarına AKUT ekibi de destek verdi. Orman işçileri Erol Tokla ve Yaşar Cinbaş'ın, Beloluk mevkisinde yanan arazözdeki cansız bedenlerine ise sabah saatlerinde ulaşıldı. İşçilerin cansız bedenleri, Manavgat Devlet Hastanesi morguna konulacak. KSEKİ'DE YANGIN ETKİSİNİ SÜRDÜRÜYOR Akseki ilçesine bağlı Hocaköy'deki orman yangını etkisini sürdürüyor. Bölgedeki yerleşim yerlerine sıçramaması için ekiplerin yoğun çaba sarf ettiği yangın komşu mahalle Güneykaya'ya doğru ilerlemeye başladı. Hocaköy'de özellikle yaşlıların tahliyesine başlanırken, Güneykaya'daki riskin daha fazla olması dolayısıyla bu mahallenin tamamen boşaltılması kararlaştırıldı.  MANAVGAT'TA 2 MAHALLE BOŞALTILIYOR ​Manavgat'ta ormanlık alandaki yangın ise ilçedeki Çardak ve Kaçarlar mahallelerindeki yerleşim alanlarını tehdit etmeye başladı. Bunun üzerine görevliler, mahallelerde oturan vatandaşların teyakkuzda olmalarını ve evlerini boşaltmalarını istedi. Bazı vatandaşlar, eşyalarını ve hayvanlarını alarak bölgeden uzaklaşmaya başladı. Bazıları ise gözyaşlarıyla yanan alanları izliyor. Ekipler, söndürme çalışmalarında, ağır taşıtların ve iş makinelerinin yanan alanlara rahat müdahale edebilmesi için yol kenarlarına araç park edilmemesi yönünde uyarılarda bulunuyor. BAŞKAN SÖZEN: KONTROLLÜ OLMAMIZ GEREKİYOR Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, ilçenin Türkiye'de yaşanmış tarihin en büyük yangın felaketlerinden birisiyle karşı karşıya olduğunu söyledi. Başkan Sözen yaptığı yazılı açıklamada, şu ifadeleri kullandı: "Acımız çok büyüktür. Yangın felaketine maruz kalan bölge halkımız, şu günlerde canını, malını, sevdiklerini, evini, hayvanını, yaşam alanlarını kurtarma mücadelesi vermektedir. Ancak bu zorlu süreçten faydalanmak isteyen provokatörlerin olduğunu görmek hepimizi üzmektedir. Bu şahıslar 'kundakçı, şüpheli' yakalama teşebbüsüyle asılsız ihbarlardan yola çıkarak, sokaklarda kimlik kontrolü, yol kesme ve masum vatandaşları korkutacak derecede havaya ateş etme gibi eylemler gerçekleştirerek yaşadığımız bu süreci daha da zorlaştırmaktadır. Bu tarz hareketler, mevcut acımızı daha çok artırdığı gibi hiç kimseye de bir şey kazandırmaz. Bilindiği gibi hala tehlike geçmiş değildir. Toplumsal birlikteliğimizi üst ölçekte sergilememiz gereken bu zorlu dönemde, hepimizin duygularımıza sahip çıkıp, kontrollü olmamız gerekmektedir. Bizler iyi günde, kötü günde her zaman birlik ve beraberliğini korumuş olan sağduyulu, çağdaş Manavgat halkı olarak, bu süreçte de hep birlikte sakin kalarak, el ele vererek yaralarımızı sarmaya devam edelim. Hepimizin evi Manavgat Belediyesi'nin, Manavgat'ımızın yeniden ayağa kaldırılmasında, halkımızın yanında olarak, yaraları sarmak için mücadeleye devam edeceğinden kimsenin şüphesi olmasın. Bu duygu ve düşüncelerimle Manavgat halkımıza tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum."

Devamını Okumak İçin Tıklayınız