REFERANDUM SÜRECİ VE OLASILIKLARI

Geçtiğimiz hafta sonu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) meclis başkanına sunuldu. Böylelikle 21 maddelik Anayasa değişikliği paketi ile referandum süreci resmen başlamış oldu. Her ne kadar Anayasa değişikliği paketi denilse de, aslında söz konusu olan başkanlık sistemi. Halk arasında da Anayasa değişikliği yerine başkanlık sistemi olarak anılmaya devam ediyor.  Bugün başkanlık adının itici bir bakış açısı oluşturduğunu fark eden iktidar partisi adını her ne kadar başkanlık yerine Cumhurbaşkanı olarak değiştirse de, bütün tartışmalar başbakanlık sistemi adı altında başladı ve sürüyor. 21 maddelik Anayasa değişikliği Ak Parti ve MHP arasında ortaklaşa olarak hazırlandı ancak meclis başkanına dilekçe ile verilmesi iktidar partisi tarafından gerçekleştirildi. MHP Lideri Devlet Bahçeli, ‘Bir getirsinler de bakalım’ dediği için öneri beraber pişirildi ama buna rağmen MHP’nin getiren ve Meclis Başkanı’na takdim eden kısımda yer almadığına dikkat çekmek isterim.  Bu süreç ile birlikte referandum süreci başlamış oldu. Referandum süreci olasılıklar üzerine bir değerlendirme yapılırsa, ortaya şu sonuçların çıkacağı öngörüsünü taşıyorum: KOMİSYONDA DURUM TBMM Başkanı önergeyi Anayasa Komisyonu’na havale edecek. Anayasa Komisyonu’nda yapılacak görüşmeler tahmini olarak yaklaşık bir ay sürecek. Komisyon süreci tamamlandıktan sonra TBMM Genel Kurulu’na gönderilecek. Bu süreçte gerek komisyonda, gerekse genel kurulda konuyla ilgili çok sert tartışmaların yaşanacağını hepimiz tahmin edebiliyoruz. REFERANDUM ÇIKAR MI? TBMM’de AK Parti’nin 316, MHP’nin ise 39 milletvekili bulunuyor. Dolayısıyla TBMM‘e referandum için gerekli 330 ve üzeri oy rahat sağlanacak görünüyor. Daha önce oy vermeyeceğini söyleyen 3 MHP milletvekiline ne kadar ilave olur bugün için kestirmek güç. AK Parti’den ne kadar fire olur veya hiç olmaz bunu şimdiden yanıtlayamayız. Yani referandum sınırı ve üstü garanti görülüyor. 330’UN ALTINDA KALIRSA Bugün için olanaksız gibi ama diyelim olağanüstü gelişmeler oldu ve referandum sınırına varılamayıp, önerge düştü. Bu durumda Ak Parti ve MHP’de siyaseten çok önemli sonuçlar doğurur. Mesela Devlet Bahçeli ve ekibi MHP’den gider, muhaliflerin süreçleri başlar.  AK Parti ise, 7 Haziran 2014 seçimlerinden çok daha kötü bir hale gelir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 14 yılda ilk kez çok ağır bir yenilgiyi almış olur ve ortalığı yeniden düzeltmesi kolay olmaz. Cumhurbaşkanlığı makamı tartışılır hale gelir. Cumhurbaşkanı seçilirken aldığı yüzde 52 oydan geri bir şey kalmaz ve büyük bir güven kaybı oluşur. CHP kazanmış olur. CHP’nin yıldızı parlar, önü çok açılır. CHP ülke için bir umut haline gelir. EVET ÇIKARSA AK Parti ve MHP kazanmış olur. Türkiye milliyetçi, muhafazakar kesim moral bulur. Genelde sol ama özelde CHP kaybetmiş olur. Ancak bu kaybetmek Kılıçdaroğlu ve ekibine çok fazla yansımaz. Çünkü referandumda çıkacak oy miktarı CHP’nin yüzde 25’lik oy oranının üstünde gerçekleşeceği için bunun olumlu algısı Kılıçdaroğlu ve ekibine yazılır. EN KARLI KİM? Referandumdan evet çıkması durumunda bu vaziyetten en çok yararlanabilecek parti MHP olacaktır. Çok usta bir manevra ile referandum sürecini başlatmasından sonra Bahçeli’nin zaten milliyetçi, muhafazakâr kesim tarafından kredibilitesi çok artmıştı. Referandumdan çıkacak evet sonucundan sonra ‘MHP gerçekten iktidardaymış gibi’ hem siyaseten, hem de devlet içinde ağırlığını arttırıp, kendisine daha geniş siyasi alan açma imkanı elde edebilir. UNUTMA 2 Ocak'a kadar bunu yapanın borcu silinecek! Daha önce hiç gelir testine girmeyenler 2 Ocak'a kadar gelir testi yaptırıp kısmi aftan yararlanabilirler. Bu kişiler 2 Ocak'a kadar gelir testi yaptırıp kısmi aftan yararlanabilirler. Yaşadıkları hane içindeki kişi başına düşen gelir asgari ücretin üçte birinden azsa eski borçlar silinecek.Daha önce gelir testine giren ve prim borcu çıkan fakat bu borcu ödeyemeyenler için de yapılandırma imkânı var. Bu borçları yeniden yapılandırarak öderlerse, gecikme zammı ve cezası silinecek. Bu kişilerin borçlarını 12 ayda taksitle ödemeleri halinde borç dışında bir tutar tahsil edilmeyecek. Bu kişiler için de son başvuru tarihi 31 Ocak.Daha önce gelir testi yaptırmayan kişiler başvurularını SGK’ya değil, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları'na yapacak. Vakıflar illerde valiliklerde, ilçelerde ise kaymakamlıklarda bulunuyor.   GÜNÜN SÖZÜ Hayattaki en büyük zafer hiçbir zaman düşmemekte değil, her düştüğünde ayağa kalkmakta yatar. Nelson Mandela GÜNÜN FOTOSU #simdiantalyazamanı