DESTEK OLALIM KÖSTEK DEĞİL
Antalyaspor yıllar sonra yıldız olabilecek potansiyele sahip bir futbolcu çıkardı alt yapısından. Top tekniği iyi, süratli, çabuk ve eskilerin tabiri ile pırpır bir futbolcu.
Doğukan Sinik…
Daha 19 yaşında. Sezon başında kimse düşünmüyordu ancak Bülent Korkmaz’ın forma vermesi ile birlikte bu şansı değerlendirdi ve formayı kaptı.
Her maç, sahanın en çok koşan futbolcusu.
Elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor.
İyi niyetle mücadele ediyor.
Eksikleri yok mu?
Tabiî ki var. Daha çok oyunun içinde olması gerekiyor, yeteneklerini biraz daha ceza sahası içerisinde sergilemeli. Skora katkı koymalı. Kaleyi düşünmeli.
Ama zamanla bunlar da olacak.
Doğukan, Galatasaray mağlubiyetinin ardından bir açıklama yaptı. Ne dedi; “Muslera kritik kurtarışlar yaptı. Umarım şampiyonluk yolunda da başarılı olurlar."
Maç sonrası, bu açıklamanın ardından sosyal medya adeta yangın yerine döndü. Adeta bir linç kampanyası başlatıldı.
Eleştiri elbette olacak, yapıcı eleştiride bulunanları bir kenara koşuyorum. Ancak hakaret eden, küfür eden, yerden yere vuranların da vicdansız davrandığını söylememiz gerekiyor.
Evet, Doğukan gereksiz bir açıklamada bulunmuş olabilir.
Ona hocaları yanlışını anlatıp, doğru olanı anlatacaklardır.
Bu hocalarının işi. Sosyal medyanın değil.
Kaldı ki, hepimiz o yaşlardan geçtik. Geride dönüp baktığımız zaman o yaşlardayken ne kadar çok yanlışlar, hatalar yaptık. Annemizden, babamızdan, ağabeyimizden fırçalar yedik. Hepimiz hata yaptık. Maalesef bu ülkede sosyal medya doğru anlamda kullanılmıyor. Adamın aklına ne gelirse; düşünmeden, tartmadan, karşı tarafın bir ailesi olduğunu unutarak, onun da bir yaşantısı olduğunu unutarak yazıp geçiyor. Sonrasını ise düşünmüyor. Yapmayalım, bu Doğukan gibi çocuklar bu takımın geleceğidir. Kazanmak zor, kaybetmek ise çok kolaydır. Eleştirimizi yapalım ancak bunu linç kampanyasına dönüştürerek değil.
MOTİVASYON DA BİR YERE KADAR
Antalyaspor’da işler iyi gitmiyor.
Bu bir gerçek.
Sezonun ilk yarısı ile ikinci yarısındaki maçları kıyasladığımızda arada uçurum ortaya çıkıyor. Bana da insanlar neden ligin ilk yarısında bu takım daha farklı bir performans sergiliyordu diyorlar.
Ben de kendilerine şu tespitimi anlatıyorum.
Sezon başında Antalyaspor çok ciddi mali krizler yaşadı.
Futbolcu transfer oldu, lisansı çıkartılamadı.
Maaşlar ödenemedi.
Bülent hoca da, bu sıkıntıları kendine ve futbolculara motivasyon kaynağı yaptı.
Ve önlerine bir başarı hikayesi koydu.
Tüm zorluklara, maddi sıkıntılara rağmen, sahaya çıkacak ve başarılı olacaklar. Ve bir başarı hikayesi yazacaklardı.
Bu motivasyon ile sahaya çıkan her futbolcu, canını dişine taktı, sahada iki kişilik oynadı ve ligin ilk yarısında 27 puanı toplamayı başardı.
Yani aslında bir başarı hikayesini yazmayı başardı.
Ligin ikinci yarısında ise bu motivasyon yetmemeye başladı.
Çünkü motivasyonla bu iş bir yere kadar gidecekti.
Bu kez de Bülent hocanın teknik ve taktik bilgi ve becerileri ortaya çıkmalıydı.
Takımı lige iyi hazırlamalı, rakibi iyi analiz etmeli, oyunu iyi okumalı ve skora yansıtmalıydı.
İşte burada eksikler ortaya çıktı.
İşte ligin ilk yarısı ile ikinci yarısı arasındaki farkın ana nedeni bana göre budur.
FİNAL HAFTALARI BAŞLIYOR
Lig öyle bir enteresan hale geldi ki, iki maç kazanıyorsunuz yukarıya çıkıyorsunuz, iki maç kaybediyorsunuz düşme hattına yaklaşıyorsunuz.
Bu yüzden alınacak her puanın önemi var.
Antalyaspor bu hafta, son haftaların formda takımı Alanyaspor ile karşılayacak.
Zor bir maç olacak.
Çünkü Alanyaspor da ligin iyi ve formda takımlarından.
Antalyaspor’un ise kazanmaktan başka çaresi bulunmuyor.
Çünkü kırmızı beyazlı ekibi zorlu bir fikstür bekliyor.
Antalyaspor, Alanyaspor maçının ardından Trabzonspor deplasmanına gidecek. Sonrasında ise Kasımpaşa ile içeride, Akhisar ile deplasmanda, Erzurumspor ile içeride, Göztepe ile deplasmanda Bursaspor ve Malatyaspor ile içeride ve son olarak da Fenerbahçe ile deplasmanda karşılaşacağız.
Yani Trabzonspor maçının ardından ligin altında bulunan, kümede kalma mücadelesi veren ve puan olarak da bize yakın takımlarla karşılaşacağız.
İşte bu maçlar adeta final niteliği taşıyor.
Bu maçlardan alınacak kötü sonuçlar bizi ligin dibine sokar.
Bu işin şakası yok. Bu yüzden mutlaka Alanyaspor ve Trabzonspor maçlarından en az 3 puan ile çıkmamız gerekiyor.
Yoksa bizim için tehlike çanları çalmaya başlayacaktır.
ANTALYASPOR’UN MİLLİ GURURU
Antalyaspor’un 4 genç futbolcusu milli takımlardan davet aldı. Halil İbrahim Sevinç U17 Futbol Milli Takımı, Bünyamin Balcı ve Mustafa Acar U19 Futsal Milli Takımı, Erman Herman Vardar da İsveç U19 Milli Takımı’nın kadrosuna davet edildi.
ELİT TUR KAPSAMINDA
U17 Futbol Milli Takımı Antalya'daki Avrupa Şampiyonası Elit Tur müsabakalarına katılacak olan U17 Milli Takımı aday kadrosuna davet edilen Antalyasporlu Halil İbrahim Sevinç, 15 Mart tarihinde milli takım kampına katılacak.
Futsal U19 Milli Takımı 24, 25 ve 27 Mart tarihlerinde Gürcistan’da İspanya, Gürcistan ve Macaristan ile oynayacağı Futsal Avrupa Şampiyonası Elit Tur müsabakalarının aday kadrosuna davet edilen Bünyamin Balcı ve Mustafa Acar ise 19 Mart Pazartesi günü U19 Milli Takım kampına dahil olacak. Antalyaspor’un profesyonel futbolcularından Erman Herman Vardar da İsveç U19 Milli Takım Kadrosuna davet edildi. Erman Herman Vardar, İsveç U19 Milli Takımı’nın 18-21 Mart tarihleri arasında gerçekleştireceği hazırlık kampına katılacak.
DERBİ ZAMANI GELDİ
Antalyaspor, Spor Toto Süper Lig'in 26. haftasında Aytemiz Alanyaspor ile oynayacağı maçın hazırlıklarını sürdürdü.
Antalyaspor, antrenmanını öğle saatlerinde yaptı. Atilla Vehbi Konuk Tesisleri'nde, Teknik Direktör Bülent Korkmaz gözetimindeki antrenman düz koşu ve ısınma hareketleri ile başladı. Kaleciler ise kaleci antrenörü Nezih Ali Boloğlu gözetiminde çalıştı. Kırmazı-beyazlılar, 5'e 2 top kapma çalışmasından sonra yarım sahada çift kale maç yaptı. Çift kale maçı mavi takım kazandı.
MİNİK ANTALYASPORLULAR
Antalyaspor yıllar sonra yıldız olabilecek potansiyele sahip bir futbolcu çıkardı alt yapısından. Top tekniği iyi, süratli, çabuk ve eskilerin tabiri ile pırpır bir futbolcu.
Doğukan Sinik…
Daha 19 yaşında. Sezon başında kimse düşünmüyordu ancak Bülent Korkmaz’ın forma vermesi ile birlikte bu şansı değerlendirdi ve formayı kaptı.
Her maç, sahanın en çok koşan futbolcusu.
Elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor.
İyi niyetle mücadele ediyor.
Eksikleri yok mu?
Tabiî ki var. Daha çok oyunun içinde olması gerekiyor, yeteneklerini biraz daha ceza sahası içerisinde sergilemeli. Skora katkı koymalı. Kaleyi düşünmeli.
Ama zamanla bunlar da olacak.
Doğukan, Galatasaray mağlubiyetinin ardından bir açıklama yaptı. Ne dedi; “Muslera kritik kurtarışlar yaptı. Umarım şampiyonluk yolunda da başarılı olurlar."
Maç sonrası, bu açıklamanın ardından sosyal medya adeta yangın yerine döndü. Adeta bir linç kampanyası başlatıldı.
Eleştiri elbette olacak, yapıcı eleştiride bulunanları bir kenara koşuyorum. Ancak hakaret eden, küfür eden, yerden yere vuranların da vicdansız davrandığını söylememiz gerekiyor.
Evet, Doğukan gereksiz bir açıklamada bulunmuş olabilir.
Ona hocaları yanlışını anlatıp, doğru olanı anlatacaklardır.
Bu hocalarının işi. Sosyal medyanın değil.
Kaldı ki, hepimiz o yaşlardan geçtik. Geride dönüp baktığımız zaman o yaşlardayken ne kadar çok yanlışlar, hatalar yaptık. Annemizden, babamızdan, ağabeyimizden fırçalar yedik. Hepimiz hata yaptık. Maalesef bu ülkede sosyal medya doğru anlamda kullanılmıyor. Adamın aklına ne gelirse; düşünmeden, tartmadan, karşı tarafın bir ailesi olduğunu unutarak, onun da bir yaşantısı olduğunu unutarak yazıp geçiyor. Sonrasını ise düşünmüyor. Yapmayalım, bu Doğukan gibi çocuklar bu takımın geleceğidir. Kazanmak zor, kaybetmek ise çok kolaydır. Eleştirimizi yapalım ancak bunu linç kampanyasına dönüştürerek değil.
MOTİVASYON DA BİR YERE KADAR
Antalyaspor’da işler iyi gitmiyor.
Bu bir gerçek.
Sezonun ilk yarısı ile ikinci yarısındaki maçları kıyasladığımızda arada uçurum ortaya çıkıyor. Bana da insanlar neden ligin ilk yarısında bu takım daha farklı bir performans sergiliyordu diyorlar.
Ben de kendilerine şu tespitimi anlatıyorum.
Sezon başında Antalyaspor çok ciddi mali krizler yaşadı.
Futbolcu transfer oldu, lisansı çıkartılamadı.
Maaşlar ödenemedi.
Bülent hoca da, bu sıkıntıları kendine ve futbolculara motivasyon kaynağı yaptı.
Ve önlerine bir başarı hikayesi koydu.
Tüm zorluklara, maddi sıkıntılara rağmen, sahaya çıkacak ve başarılı olacaklar. Ve bir başarı hikayesi yazacaklardı.
Bu motivasyon ile sahaya çıkan her futbolcu, canını dişine taktı, sahada iki kişilik oynadı ve ligin ilk yarısında 27 puanı toplamayı başardı.
Yani aslında bir başarı hikayesini yazmayı başardı.
Ligin ikinci yarısında ise bu motivasyon yetmemeye başladı.
Çünkü motivasyonla bu iş bir yere kadar gidecekti.
Bu kez de Bülent hocanın teknik ve taktik bilgi ve becerileri ortaya çıkmalıydı.
Takımı lige iyi hazırlamalı, rakibi iyi analiz etmeli, oyunu iyi okumalı ve skora yansıtmalıydı.
İşte burada eksikler ortaya çıktı.
İşte ligin ilk yarısı ile ikinci yarısı arasındaki farkın ana nedeni bana göre budur.
FİNAL HAFTALARI BAŞLIYOR
Lig öyle bir enteresan hale geldi ki, iki maç kazanıyorsunuz yukarıya çıkıyorsunuz, iki maç kaybediyorsunuz düşme hattına yaklaşıyorsunuz.
Bu yüzden alınacak her puanın önemi var.
Antalyaspor bu hafta, son haftaların formda takımı Alanyaspor ile karşılayacak.
Zor bir maç olacak.
Çünkü Alanyaspor da ligin iyi ve formda takımlarından.
Antalyaspor’un ise kazanmaktan başka çaresi bulunmuyor.
Çünkü kırmızı beyazlı ekibi zorlu bir fikstür bekliyor.
Antalyaspor, Alanyaspor maçının ardından Trabzonspor deplasmanına gidecek. Sonrasında ise Kasımpaşa ile içeride, Akhisar ile deplasmanda, Erzurumspor ile içeride, Göztepe ile deplasmanda Bursaspor ve Malatyaspor ile içeride ve son olarak da Fenerbahçe ile deplasmanda karşılaşacağız.
Yani Trabzonspor maçının ardından ligin altında bulunan, kümede kalma mücadelesi veren ve puan olarak da bize yakın takımlarla karşılaşacağız.
İşte bu maçlar adeta final niteliği taşıyor.
Bu maçlardan alınacak kötü sonuçlar bizi ligin dibine sokar.
Bu işin şakası yok. Bu yüzden mutlaka Alanyaspor ve Trabzonspor maçlarından en az 3 puan ile çıkmamız gerekiyor.
Yoksa bizim için tehlike çanları çalmaya başlayacaktır.
ANTALYASPOR’UN MİLLİ GURURU
Antalyaspor’un 4 genç futbolcusu milli takımlardan davet aldı. Halil İbrahim Sevinç U17 Futbol Milli Takımı, Bünyamin Balcı ve Mustafa Acar U19 Futsal Milli Takımı, Erman Herman Vardar da İsveç U19 Milli Takımı’nın kadrosuna davet edildi.
ELİT TUR KAPSAMINDA
U17 Futbol Milli Takımı Antalya'daki Avrupa Şampiyonası Elit Tur müsabakalarına katılacak olan U17 Milli Takımı aday kadrosuna davet edilen Antalyasporlu Halil İbrahim Sevinç, 15 Mart tarihinde milli takım kampına katılacak.
Futsal U19 Milli Takımı 24, 25 ve 27 Mart tarihlerinde Gürcistan’da İspanya, Gürcistan ve Macaristan ile oynayacağı Futsal Avrupa Şampiyonası Elit Tur müsabakalarının aday kadrosuna davet edilen Bünyamin Balcı ve Mustafa Acar ise 19 Mart Pazartesi günü U19 Milli Takım kampına dahil olacak. Antalyaspor’un profesyonel futbolcularından Erman Herman Vardar da İsveç U19 Milli Takım Kadrosuna davet edildi. Erman Herman Vardar, İsveç U19 Milli Takımı’nın 18-21 Mart tarihleri arasında gerçekleştireceği hazırlık kampına katılacak.
DERBİ ZAMANI GELDİ
Antalyaspor, Spor Toto Süper Lig'in 26. haftasında Aytemiz Alanyaspor ile oynayacağı maçın hazırlıklarını sürdürdü.
Antalyaspor, antrenmanını öğle saatlerinde yaptı. Atilla Vehbi Konuk Tesisleri'nde, Teknik Direktör Bülent Korkmaz gözetimindeki antrenman düz koşu ve ısınma hareketleri ile başladı. Kaleciler ise kaleci antrenörü Nezih Ali Boloğlu gözetiminde çalıştı. Kırmazı-beyazlılar, 5'e 2 top kapma çalışmasından sonra yarım sahada çift kale maç yaptı. Çift kale maçı mavi takım kazandı.
MİNİK ANTALYASPORLULAR