Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Mart ayı olağan meclis toplantısı ATSO binasında bulunan meclis salonunda yapıldı. Toplantı Meclis Başkanı Ahmet Öztürk'ün depremzedelere başsağlığı dileyerek yaptığı açılış konuşması ile başladı.
Gündem okunduktan sonra oylama yapıldı. Gündem oybirligi ile kabul edildi. Gündemde ek olarak ANFAŞ'ın sermaye arttırımı maddesi yer aldı.
Gündemin oylamasından sonra Ender Kuzucu şubat ayı nizamı, banka hesap limit bilgileri ve meclis mali durumunu okudu. Okunan mali fiiller oy birliği ile kabul edildi. Oylamanın ardından ATSO'nun 1 aylık uygulamalarını gösteren kısa film gösterimi yapıldı.
Kira artışlarından herkes şikayetçi
Toplantıda konuşan ATSO Başkanı Ali Bahar kira fiyatlarından toplumun her kesiminin şikayetçi olduğunu belirterek: " Deprem sonrasında en fazla göç alan ilin Mersin olduğunu, Antalya’ya gelenlerin 150 bini aştığını biliyoruz. Kuşkusuz bu göç dalgası, zaten var olan konut ve kira sorununu maalesef daha da artırmıştır. Kira fiyatlarındaki artışı konutlar ile sınırlandırmamalıyız. İşyeri kiralarında da %300, hatta %800’lere varan artışlar yapıldığına dair bilgiler almaktayız. Kira artışlarında bu astronomik rakamlar telaffuz edilmeye devam ederse iş yeri kapanmalarının ardı arkası kesilmeyecektir. Dolayısıyla kira artışlarından artık ticaret, tarım, sanayi, turizm sektöründeki herkes şikayetçidir.
Ancak burada vurgulanması gereken konu şudur; Konut fiyatları ve kira artışlarının birinci nedeni, yüksek enflasyona bağlı maliyet artışları, ikinci nedeni ise arzın talebi karşılayamamasıdır. Depremle birlikte bu sorununun iyice arttığı açıktır. Dolayısıyla sadece deprem bölgesinde yeni konutlar yapmanın dışında tersine göçü sağlayacak ve ülke genelindeki konut sorununu çözecek büyük bir projeyi devreye almalıyız. 500 bin değil, 5 milyon konut üretecek ve bunu ülke ekonomisine katma değer katacak şekilde sonuçlandıracak yeni bir teknoloji, yeni bir model bulmalıyız" dedi.
Sadece yeni inşaatlarda önlem yetmez
ATSO Başkanı Bahar deprem sonrası ilgili kurumlar vasıtasıyla inşaatların denetlenmesinin doğru ama yetersiz olduğunu ifade ederek :" Sadece yeni inşaatlarda önlem almakla yetinemeyiz. Bütün binalarda, bütün tesislerde, bütün dere yataklarında risk analizleri yapılmalı ve önlem süreci başlatılmalıdır. Konu sadece deprem master planını devreye alıyoruz gibi yıllardır söylenen fakat hayata geçmeyen afili bir cümle olmaktan artık çıkmalı ve hayata geçirilmelidir. Özellikle iki konuya değinmek istiyorum. DASK yani Doğal Afet Sigortasının önemini de artık anlamış olmalıyız. Deprem bölgesinde DASK oranının %30’larda kaldığını, bazı illerde daha düşük olduğunu görüyoruz. Oysa DASK’ın artık zorunlu tutulması, prim, teminat ve tazminatların gerçekçi olması, sigortalamanın afet hazırlık denetiminin de bir parçası olması gerekiyor. Başta belediyemiz olmak üzere şehirdeki STK’lar, kamu ve özel sektör kuruluşları ile birlikte elbirliği ile yoğun bir çalışma yaparak şehrimizi “Akıllı Şehir” yapısına ulaştırmalıyız. Bu kapsamda, şehrin sadece bugünü değil, kısa, orta ve uzun vadeli olacak şekilde ticaret, sanayi, sağlık ve turizm gibi yönleri ile tüm kamu kurum ve kuruluşlarının gerçekleştirdiği iş ve işlemlerini bütünleşmiş bir biçimde kapsayacak gerçekçi bir planlama yapılmalıdır." dedi
En acil sorun döviz
Ali Bahar": Bugün Türkiye ekonomisinde bir numaralı konusu nedir diye sorsak enflasyon, yoksulluk, girdi maliyetleri, kira, deprem maliyetleri gibi birçok şey söylenebilir, ama en acil konu döviz açığıdır. Cari açık karşısında döviz rezervimiz yetersizdir. Bankalar mevduata %28 faiz verirken kredi faizinin %13’de kalması bankalar açısından risk yarattığı gibi, mevcut döviz rezerviyle de sürdürülebilir değildir. Bankalar bu sebepten dolayı kredi musluklarını tamamen kapatmıştır. Sektörlerimiz finansmana ulaşamamaktadır. Özel bankalar işletmeciye verdiği kredi miktarı kadar parayı hesabında tutma refleksinde bulunmaktadır. Çünkü banka kendini ancak böyle koruyabilmektedir. İlaveten verdiği kredi kadar hazine bonosu alma şartı da bankaları zor duruma sokmaktadır ki bu da işletmelerin krediye ulaşmasında çok büyük bir engel oluşturmaktadır." diye konuştu.
KGF kredisi sorunu
Başkan Bahar:" KGF kredilerini kullanma konusundaki şartlar ise alabildiğine zorlaştırılmıştır. Ve özellikle KOBİ tanımı konusunda büyük bir hata olduğunu düşünüyoruz. Buradaki tanım yeniden incelenmeli, enflasyon ile büyüyen ciro gerçeğine dikkat edilmelidir. Ve bu çok kısa bir zaman içerisinde yapılmaldır" ifadelerini kullandı.
Domates krizi
ATSO Başkanı Ali Bahar:" Gıda enflasyonunu önlemek gerekçesiyle bir günde bir tebliğle ihracata kısıtlama uygulaması geldi. Oysa ülkemizde 13 milyon ton domates üretiminin 500 bin ton kadarını ihraç ediyoruz. Ve ilaveten biliyoruz ki deprem bölgesi tarımda ve hayvancılıkta önemli bir paya sahiptir, bölgede üretimin düşmesi ister istemez bazı ürünlerde fiyatları etkileyecektir. Şubat ayında üretim ve satış zinciri Türkiye genelinde aksamıştır ve geçici fiyat artışları da olmuştur, ama gıda enflasyonunun asıl kaynağı maliyet artışlarıdır. Bu duruma rağmen domateste ihracat kısıtlaması kararını anlayamadık ve Oda olarak, ayrıca Antalya Tarım Konseyi paydaşlarımızla birlikte hemen müdahale ettik. Konuyu izah ettik ve karardan geri dönüldü. Bürokrasinin bu tür kararları paydaşlarla, bizlerle istişare ederek alması gerekiyor. Bu tür ani kararlar doğru değildir, çünkü üretici ve ihracatçı bir siparişi yerine getiremediğinde bunun zararı dışında, pazarı kaybetmek riskiyle karşı karşıya kalabilmektedir. Meyve ve sebzede laboratuvar analiz maliyetleri gibi ilave sorunlar da bulunmaktadır, ihracat kısıtlamaları yerine bu sorunların çözümü için de çaba harcanmalıdır" diye konuştu.
Bahar'dan ASBAŞ tepkisi
ASBAŞ yönetim kuruluna dahil edilmediklerini, bunun da sebebini anlamadıklarını ifade eden Ali Bahar:" ATSO, 1986 yılında kurulan ASBAŞ’ın her döneminde Yönetim Kurulunda bulunup iş dünyasını temsil etmiştir. Fakat Şubat ayı sonunda yapılan son genel kurulda ATSO, ASBAŞ yönetim kuruluna maalesef alınmamıştır. Bu durumu akıl ve izan ile açıklamak mümkün değildir. Kurumlar arasındaki iletişimi biz bu kadar emek verip yükseltmeye çalışırken, ATSO gibi siz değerli meclis üyelerimizi ve diğer tüm üyelerimizi temsil eden bu güçlü kuruluşun ASBAŞ yönetiminin dışında bırakılmasını şehrimizin dikkatine sunuyorum.
Şu anda ASBAŞ fiziki büyümesini gerçekleştirmekte zorlanan ve daha birçok soruna çözüm arayan değerli bir kuruluşumuzdur. Mevcut sorunlara çözüm getirip, kent ekonomisine sağlayacağımız katkılardan mahrum bırakıldığımız için son derece üzgünüz. Sorumlu olanlar bunun hesabını şehre nasıl verecek bizler de merakla bekliyoruz. Tüm üzüntümüze rağmen biz ATSO olarak küsmeyeceğiz, kızmayacağız, gitmeyeceğiz. Şehrimiz için birlikte çalışma ve istişare kültüründen hiçbir şekilde vazgeçmeyeceğiz, konuyu kişiselleştirmeyecek ve tüm heyecanımızla çalışmaya devam edeceğiz" dedi.
Meclis toplantısı Ali Bahar'ın konuşmasının ardından gündem maddelerinin okunması ve oylanması ile devam etti. Toplantı dilek ve temenniler ile sona erdi.
EKONOMİ
22 Mart 2023 - 12:02
Kira artışları herkesin canına tak etti !
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası meclis toplantısı yapıldı. Toplantıda konuşan Başkan Ali Bahar ASBAŞ yönetim kuruluna ATSO'nun alınmamasına tepki gösterirken, kira artışlarından herkesin şikayetçi olduğunu ifade etti
EKONOMİ
22 Mart 2023 - 12:02
İlginizi Çekebilir