Benim yaş grubunun siyasetçi profilidir Süleyman Demirel. Çocukluk ve gençlik yıllarımızda tek bildiğimiz siyasetçi Süleyman Demirel’di.
İstanbul’da yaşadığımız dönemlerde de köyümüze gittiğimizde de büyükbabam, dedem ve babam Süleyman Demirel dışında siyasetçi bilmezdi. Demirel adeta devlet adıyla yan yana anılır bir de evinizde birlikte yaşadığınız bir birey olarak algılanırdı.
Böylesi bir algıyla, yıllarca siyasetin içinde aktif görev almak, seçim zamanlarında söylediklerini yapmadan yeniden hükümette yer almak kolay olur muydu?
Onu tanıyanların hayranlığı ise, zekasıydı…
Demirel ile ilgili çok sayıda yaşanmış hikaye ve kitap okudum. En fazla dile getirilen bir kez gördüğü yüzü ve ismi unutmamasıdır.
Bir şehire ikinci kez geldiğinde “Muhtar Ahmet sıkıntın var mı?”, “Şirinyalı Mahallesi’nden Ali nasılsın?”, “ Hayriye Hanımefendi çocuğu evlendirdin mi?” diye kürsüden seslenerek cümleler kurması herkesi şaşkına çevirmiştir.
Hatta Demirel’in isimleri unutmamasından dolayı bugünün siyasetçilerinin hafızalarında vatandaşın ismini akıllarında tutmak için özel dersler aldığını bilirim. Hatta Ak Parti ilk kez siyaset akademisi açtığında derslerden biri de bu anlattığım hafızanda isim tutabilme dersiydi.
Demirel’in sorgulanacak çok icraatı olduğunu düşünüyorum. Bugün siyasette geldiğimiz noktanın temellerini atan Demirel’in vefat haberinin ardından Türkiye’de bir devir daha kapandı.
Umarım ki; yakın siyasi geçmişimizin baş aktörü Süleyman Demirel tarih sayfalarında hak ettiği değeri alır.
Bu saatten sonrası ise söylenecek tek söz; ‘Allah rahmet eylesin’…
Yorumlar
Kalan Karakter: