Antalya Ticaret Borsası (ATB) Şubat ayı olağan meclisi ATB binasında yapıldı. Meclis depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımız için saygı duruşu ile başladı.
‘Çok zor bir durum’
Meclisin açılışında konuşan Meclis Başkanı Erdoğan Ekinci:" Yaşanan afette hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet yakınlarına da sabır diliyorum. Çoğu kişi eşini dostunu geride bıraktı. Çok zor bir durum. Biz de deprem koşulları iyileşen kadar başımızın üstünde yerleri var diyerek depremzedeleri misafir edeceğiz. Deprem ülkesinde olduğumuzu unutmadan binaları yapmalı denetlemeliyiz. Yoksa böyle acılar peşimizi bırakmaz. Ayrıca ATB üyelerine de teşekkür ederim, deprem süresi boyunca çok yardımcı oldular. Birçok şekilde depremzede vatandaşımızın yanında oldular" dedi.
Erdoğan Ekinci'nin konuşmasının ardından 1 aylık faaliyetleri içeren bir kısa filmin gösterimi yapıldı.
Deprem değil kötü müteahhitlik öldürür
Mecliste konuşan ATB Başkanı Ali Çandır:" Yıkım ve kayıplarımız o kadar büyük ki “bu bize ders olsun” sözü çok yetersiz ve yersiz kalmıştır. Bunun yerine “deprem öldürmez, kötü mühendislik ve kötü müteahhitlik öldürür” tespiti acı bir gerçek olarak karşımızda durmaktadır. Kaybettiğimiz canlarımız; yerine konulamaz kayıplarımızdır. Allah’tan rahmet diliyorum. Acılı ailelerine ve milletimize baş sağlığı diliyorum. Allah, yaralılarımıza şifalar versin. Tarifsiz acılar yaşayan kardeşlerimizin acılarını tüm kalbimizle paylaşıyoruz" diye konuştu.
Ortak amaç afeti aşabilmek
Başkan Çandır:" Yaşadığımız yıkım ve kayıplarımız o kadar büyük ki “bu bize ders olsun” sözü çok yetersiz ve yersiz kalmıştır. Bunun yerine “deprem öldürmez, kötü mühendislik ve kötü müteahhitlik öldürür” tespiti acı bir gerçek olarak karşımızda durmaktadır. Kaybettiğimiz canlarımız; yerine konulamaz kayıplarımızdır. Allah’tan rahmet diliyorum. Acılı ailelerine ve milletimize baş sağlığı diliyorum. Allah, yaralılarımıza şifalar versin. Tarifsiz acılar yaşayan kardeşlerimizin acılarını tüm kalbimizle paylaşıyoruz." ifadelerini kullandı.
İhtiyaçlar sürdürülebilir şekilde karşılanabilmeli
ATB Başkanı Ali Çandır: “Antalya, en çok depremzede ağırlayan kentlerin başında geliyor. Resmi kayıtlara göre, Antalya’ya yaklaşık olarak 150 bin depremzede geldi. Kentimizdeki oteller, öğrenci yurtları, misafirhaneler depremzedelerin kullanımına sunuldu. Sayısını bilemediğimiz kadar depremzede de kendi imkânlarıyla gelerek yakınlarının yanında ya da kendi imkânlarıyla şehirde kalmaktadırlar. Başta kentimiz olmak üzere pek çok kentte depremzede kardeşlerimize yardımcı olmak ve acılarını paylaşmak çabası hat safhadadır. İnsanlar ve kurumlar destek olmaya ve görev almaya çabalıyorlar. Ancak belirtmek gerekir ki yüzbinlerin ve milyonların günlük iaşeleri ve ihtiyaçları sürdürülebilir şekilde karşılanmalıdır." ifadelerini kullandı.
Hazineye güven tam
Ali Çandır; ‘‘Başta deprem bölgesindeki yerel yönetimlerimiz olmak üzere depremzede ağırlayan tüm yerel yönetimlere hiçbir ayırım yapmaksızın hazine, bütçe ya da İller Bankası gibi kamu kurumlarından ilave maddi destek sağlanmalıdır. Bu kapsamdaki kaynak aktarımlarının kamu ile sürekli paylaşılması şarttır. Bu paylaşım hepimize ilave motivasyon sağlayacaktır. Hangi kaynaktan ne kadar kaynak nereye aktarıldı bilmek hepimize şevk verecektir. Bakın sizinle bir örnek paylaşayım; 2021 yılında Almanya’da bir sel felaketi oldu ve 186 kişi hayatını kaybetti. Olayı hatırlarsınız. Alman Hükümeti, birkaç gün içinde “federal bütçeden ve eyaletlerin bütçelerinden acil ihtiyaçlar için 35 milyar Avro aktardık” dedi. Eminim bizim hazinemizin de bütçemizin de acil ihtiyaçlar için böyle bir gücü vardır.’’ diye konuştu.
Tarım ve üretim ayakta tutulmalıdır
Nüfusu 13.5 milyon olan deprem bölgesindeki nüfusun yaklaşık üçte birinin, kalıcı olarak diğer illere dağılacağını söyleyen Çandır; ‘‘Gerek tarım gerekse sanayide ekonomik potansiyeli yüksek olan bölgenin üretim gücü ayakta tutulmalıdır. Bölgede güvenli yaşam alanları oluşturulmalı, zemini sağlam tüm yerleşim yerlerine yaygınlaştırılmış konteyner kentler ve kalıcı konutlar inşa edilmeli, insanlarımız yaşadıkları yerlerden koparılmamalıdır. Yerleşik hafızayı unutmalarına yol açılmamalıdır. Kentlerimiz, tarihi ve medeniyet zenginliği itibariyle kadim kentlerdir. Hiçbirinin yalnızlaştırılmasına ve yabancılaştırılmasına izin verilmemelidir. ‘‘ ifadelerine yer verdi.
Antalya’da deprem önlemleri
Antalya’daki deprem önlemeleri hakkında konuşan Çandır; ’’Her ne kadar 2.derece deprem bölgesi olsa da Antalya’da özellikle şehir merkezinde ömrünü tamamlamış binaların varlığı, herkesi tedirgin ediyor. Antalya’daki binaların depreme dayanıklılık durumu değerlendirilmeli, olası bir depremde can kaybı olmadan afeti atlatmamız sağlanmalıdır. Bu konuda hazırlanacak Deprem Master Planı yol göstericimiz olacaktır.’ diyerek sözlerini sonlandırdı.