O gün hepimiz gibi OHAL'den Sorumlu Vali Yardımcısı Canan Hançer Baştürk ve ailesi için sıradan bir gündü. Vali Yardımcısı Canan Hançer Baştürk, eşi ve misafirleri ile Valilik Lojmanlarında hareket etmek istedi ama mümkün olmadı. Lojmanların karşısında Antalya İl Jandarma Komutanlığı’nda işi olduğu gerekçesiyle güvenlik görevlisi A.Ş. otomobilini Vali Yardımcısı Canan Hançer Baştürk'ün otomobilinin önüne bırakmıştı. Vali Yardımcısının eşi Cumhur Baştürk, A.Ş.'den aracını çekmesini istedi. Baştürk’ün ikazına rağmen jandarmaya gideceğini belirten A.Ş. ikazların devam etmesi üzerine sinirlenerek Baştürk’e saldırıp, kafa attı. Burnundan ameliyatlı Baştürk, kanlar içerisinde yere yığılırken kavgayı ayırmaya çalışan Baştürk'ün misafiri Elman İbrahim'in sol kaşında da koca bir yarık açıldı.
Yerde yatan Baştürk ve misafiri, çağrılan ambulansla Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürüldü. Tedaviye alınan Baştürk'ün kırılan burnunun alçıya alındığı belirtilirken, misafirinin ise kaşına 12 dikiş atıldığı öğrenildi.
Olaydan sonra kaçan şahıs Antalya İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Ekipleri tarafından kısa sürede yakalandı. Adliyeye sevk edilen A.Ş ise, kafa atarak burnunu kırdığı OHAL Vali Yardımcısı’nın eşi Cumhur Baştürk ve kaşına 12 dikiş atılan misafirlerinin hayati tehlikesi olmadığı için serbest bırakıldı. Ancak birileri ölümle pençeleşme halindeyken, tutuklamanın gerçekleşmemesini öğrenmek beni çok şaşırttı.
Devletin memuru, devlete ait evinden çıkarken, yine devletin jandarmasının izlediği mesafede dayağı yiyor ve hastanelik oluyor hatta ailecek travma yaşıyorlar. Dayağı, şiddeti uygulayan evinde mışıl mışıl uyumaya gidiyor.
Bundan böyle elinizi korkak alıştırmayın dövün, nasıl olsa dövene değil dövülene ceza...
Affedersiniz, geçmiş olsun...