İlişkilerimiz kimliğimizin aynasıdır. Uyum ve güzellikler içimizden gelir. Bazen gece ve gündüz gibi olabiliriz. Elbette gece ve gündüz, ışık ve karanlığın arasındaki dengenin kusursuzluğa eriştiğini görmek isteriz. Uyumlu ilişkilerde gri yoktur. Ya siyah ya beyaz. Karanlık ve ışığın ortaklığı gibi herhangi bir ilişkinin arkasındaki gerçek güzelliği de görebilmeliyiz. İlişkiler eşitlik izerine canlanır. Her iki taraftan beklenenler; aldığı kadar vermek, beslendiği kadar beslemek, iyileştirdiği kadar iyileşmek. İşte bu dengeleri oturtabilirsek gönlümüzde güller açar.
Hayat bir şekilde bize para, yetenekler, değerler ve öz değer kavramlarını öğretir. Bunun mantığı basittir. Demem o ki; siz kendinize değer verdiğiniz sürece başkaları da o değerleri gözlemleyecek. Yeteneklerinize yüksek değer biçmelisiniz. Para sonuç değil süreçtir. Evrenin size bahşettiği yetenekleri ne denli farkettiğinizin ölçüsüdür. Belki para sizi kendi başına mutlu yapamaz. Ama siz kendinizden ve işinizden mutlu olmalısınız. Güzel para kazandığınızı görünce iç ve dış bereket duygusu kabaracaktır. Eğer kendinizi çok ciddiye alırsanız, yetenekleriniz hakkında böbürlenir veya abartılı değerlendirirseniz insanlar sizin saçmaladığınızı düşüneceklerdir.
Para ilişkisi, çıkar ilişkileri, maddi ve manevi ilişkiler günlük hayatın kendisidir.
İlişkiler kimliğimizin aynasıdır demiştim. Evet madden manen ilişkiler zinciri hayatın bütününü kapsar ve kendimizi yansıtır.