Zaman zaman kendimizi gelecekle ilgili hayallerin içinde kaybederiz. En gerçekçi kişi bile mutlaka gelecek günler, haftalar, yıllar için hedefler belirler. Hedefler, hayal ettiklerimizdir aslında. Hayal kırıklığı, hedeflediğimize ulaşmak için yeterli canlılığı yaratamayıp sonuca varamadığımız zamanlardır. Nedenler bazen hesapta olmayan olaylar bazen de kişiler olabilir. Yılmadan her konuda hayal kurmaya yani yeni hedefler belirlemeye devam etmeliyiz. Durumu daha sonra nasıl yeniden düzeltebilirim? Tekrar yeni kişilerle karşılaşıp birlikte hateket edebilir miyim? Acaba nasıl olacak? “Ne zaman?” gibi peş peşe gelen soruların cevabıdır hayaller. Hedeflerdir. Ancak çok fazla kugulamak bizim bilincimizi doldurur. Hayal kurmaya çok fazla enerji harcamak yerine eyleme geçmeye daha çok zaman harcamalıyız.
Karar vermek kendimize sorduğumuz akılcı soruların cevaplarıdır. “Ben nasıl bir ben yaratmak istiyorum? Beni başarıya götürecek en eğlenceli yol nedir?” Sonra bir ışık yanar düşüncelerimize. “Evet, kendimi tanıyorum. Ne istediğimi biliyorum. Hedeflerim, hayallerim için çizdiğim yol benimdir. Yol gidebilenindir.” dediğimiz anda yol almış oluruz.
Hayalleri gerçekleştirme gerçekten çok önemli bir konudur. Kendi hayatımızın sorumluluğunu üstlenip, planladığımız şeyleri yaratmak kendimize bağlıdır. İçimizde en güçlü biçimde yankılanan bir hayali seçip ve kendi dünyamızda hedeflerimizi gerçekleştirecek adımları atmalıyız. Bazen bu süreç düş kırıklığı ile sonuçlanabilir. Hayalimizle realite arasında büyük uçurum olabilir. Bazı şeylerin gerçekleşmesi olanaksız gibi görünebilir. Yine de, hayal ettiğimiz birçok şeyi maddi dünyada gerçekleştirme konusunda eşsiz bir yeteneğe sahip olduğumuzu unutmayalım.
Yaratıcılık oyununa başlamanın eğlenceli ve doyum verici olabileceği aklımızda olsun. Hayalleri gerçekleştirmek bir süreçtir. Bu süreçten zevk almalı ve mutluluğu daha sonraya bırakmamalıyız.
Hayallerimiz, istediklerimiz ve beklentilerimiz akla mantığa uygun makul şeyler olsun.
Hayallerimiz gerçek olsun.