Bir kişinin kendine doğru davranmasını sağlayan tek şey özüne olan dürüstlüğüdür. Hayatın anlamı kendini tanımakla başlar. Ne istediğini bilmek, nerede teşebbüste bulunmak, nerede durmak gerektiğini bilmek haz veren durumlardır. Şans aslında her an yeniden keşfedilen iç büyüklüktür. Her an diyorum çünkü an’ın enerjisi çok yüksektir. An’ın itici kuvveti güçlüdür. Biliyor musunuz zayıflıkla yüzleşmek cesaretten güç alır. Kendini tanıyan ve hayata gülen birisi içindeki cesaret tutkusunu bilerek yaşar ve hayat anlamlı hale gelir. Hayatın anlamlı olarak devam etmesi şanstır. Ha unutmadan söyleyeyim son şans diye bir şey yoktur. Her nefes yaşadığımız her gün bizim şansımızdır ve kötü sözcüğü şans için kullanılamaz.
Olgunluğa ermek en yüce davranışlarımızı taçlandıracak bir niteliktir. Düşünerek konuşmak düşünerek hareket etmek zihnin en güçlü anıdır. Düşünceli ve aynı zamanda adil olabilmek de erdemli bir ruhun kesin kanıtıdır. Erdem paylaştıkça çoğalan bir zenginliktir, doğal olarak sosyal çevreyi de etkisine alır ve etkileşimi görmek de mutluluktur, ferahlıktır, huzurdur.
Şanslı olduğumuzu bilmek de bir erdemdir ve bunu bilmek tüm algılarımızın açık ve tetikte olduğu bir yaşamın rahatlığını getirecektir.
Elde ettiğimiz yüksek yaşam enerjisi tüm baştan çıkarmalara karşı direnmelidir. Olumsuzluklarla hiçbir uzlaşma olamaz, olumsuz etkiler güçsüz kalmalıdır. Gücü yitirmek de kendini kandırmak kendini küçük düşürmekten daha az bir şey değildir. Yani yüksek yaşam enerjisi sunan şansı görememek tepe aşağı yuvarlanmak demektir. Tırmanmaya yeniden başlamak gerçekten zor olur. Ağlasak da sızlasak da fayda etmez!
Demek ki şanslı olmak gözü pek olmaktır. Bu durumda öz benliğimiz de ilgi ve cesaret ister. Şansa ve öz benliğe inanmak, etrafımızı saran olağan üstülüğü sezmek; hayatı rotada tutmak için pratik sonuçlar getirecektir.
Hadi bakalım hayatımızı, kendimizi tekrar okuyalım.
Mutlu ve şanslı yarınlar diliyorum.