Geçtiğimiz hafta oynanan Galatasaray maçından sonra, Mbilla ve Lazareviç’in ilk 11’de oynayacağını tahmin ediyordum da, Samuel Eto’o’nun orta sahada oynayacağını aklıma bile getirmemiştim.
Ligde Bursa maçından beri galibiyet yüzü görmeyen ve bunun stresi her halinden belli olan Antalyaspor, Osmanlıspor karşısına mutlak 3 puan parolasıyla çıktı.
Çünkü kazanamamanın stresi, taraftarın 3 puan beklentisi, Yusuf Hoca’nın üzerinde ciddi baskı oluşturuyordu.
Yusuf Hoca da elindeki neredeyse bütün hücumcularını bu karşılaşmada oynatmayı planladı.
Karşılaşmanın ilk yarısı da Antalyaspor’un hücum yapmaya çalışmasına karşın, Osmanlıspor’un tehlikeli kontra ataklarla gol araması ile sonuçlandı.
İkinci yarı ise iki güzel 2 gol ile mücadele 1-1 beraberlikle bitti.
Gelelim Yusuf Hoca’ya.
Yusuf Şimşek anlamsız bir şekilde her hafta farklı şeyler denemeye, anlamsız maceralara girmeye devam ediyor.
Her geçen hafta, kadroda sürpriz yapan Yusuf Hoca, Osmanlıspor karşısında da ligde gol krallığında zirvede yer alan, Antalyaspor’un ligde attığı 20 golün, neredeyse tamamının içinde olan Eto’o’yu orta sahada oynatarak yaptı.
Evet, Mbilla bu takımda oynamayı hak ediyor diyorduk ancak, Eto’o da orta sahada oynasın demedik.
Futboldan hiç anlamayan bir insana dahi Eto’o’nun ve Antalyaspor’un istatistiklerini verseniz, o bile Eto’o’yu istatistiklere bakarak, rakip kaleye en yakın bölgeye yazar.
Samuel Eto’o gibi adamı kaleden uzak oynatmayı düşünmek, rakip takımın ekmeğine yağ sürmekten başka bir şey değildir.
Yusuf Hoca da Osmanlıspor’un ekmeğini kızartıp, üzerine bir güzel yağı sürmüş oldu.
Açıkçası ben bu sürprizlere o kadar alıştım ki, artık Eto’o’yu önümüzdeki maç stoper olarak görürsem şaşırmayacağım.
Ancak biz, her hafta farklı bir sürprizle nereye kadar gideceğiz işte onu Allah bilir…