Antalya Emniyetu Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekiplerinin Avukat İbrahim Eren Çakıroğlu'na ters kelepçe takması nedeniyle bu şubeden gelecek müdafi taleplerini durdurma kararı alan Antalya Barosu eski başkanı Alper Tunga Bacanlı ve yönetim kurulu eski üyeleri hakkında 'görevi kötüye kullanmak' suçlamasıyla açılan davanın karar duruşması yapıldı.
Antalya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın üçüncü duruşmasına, Antalya Barosu Başkanı Polat Balkan, eski başkan Alper Tunga Bacanlı ve yönetim kurulu eski üyeleri Soner Ustaoğlu, Süleyman Akıncı, Hüseyin Geçilmez, Lider Tanrıkulu, Can Ercan ile Alper Köleoğlu katıldı. FETÖ/PDY soruşturması nedeniyle aranan Avukat Burak Can duruşmaya katılmazken, yine FETÖ'den tutuklu Sedat Alp duruşmada hazır bulundu.
Davaya müdahil olmak ve meslektaşlarına destek vermek için Türkiye Barolar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu'nu temsilen 2 üye, Uşak Baro Başkanı ile Şanlıurfa ve İzmir barolarının da yönetim kurulu üyeleri duruşmada hazır bulundu. Duruşmaya ilk kez şikayetçi sıfatıyla katılan Dilek Öz, 2015 yılında dolandırıcılıkla ilgili bir olay nedeniyle KOM Şube Müdürlüğü'ne ifade vermeye gittiğini belirterek, “Ben o gün ifade verirken avukat talebinde bulunmadım. Sonra da çıkıp gittim. Antalya Barosu ve avukatlardan şikayetim olmadı. Muhtemelen imzaladığım evrakı okumamaktan kaynaklanan bir yanlış anlaşılma oldu. Benim kimseden şikayetim yoktur" dedi. Mahkeme Başkanı'nın o gün KOM'da kendi el yazısıyla yazmış olduğu şikayet dilekçesini göstermesi üzerine Dilek Öz, “İmzayı hatırlamıyorum. O gün kimseden şikayetçi olmadım. Şimdi de şikayetçi değilim" dedi.
Eski baro başkan Alper Tunga Bacanlı ise müştekinin beyanı ile KOM Şube'deki görevlilerin niyetinin ortaya konulduğunu söyledi.
Savunma adına söz alan Avukat Hadi Cin ise bu davayı emniyetin avukatlara diz çöktürmesi olarak gördüğünü söyledi.
Kısa bir aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, suç unsuru oluşmadığını belirterek, yargılanan tüm avukatların ayrı ayrı beraatına karar verdi.
BALKAN: SONUÇTAN MEMNUNUZ
Mahkeme sonunda Antalya Adliyesi önünde toplanan avukatlar adına konuşan Baro Başkanı Polat Balkan, bugün verilen kararla, avukatlığın meşru müdafa hakkının kullanılması amacıyla alınan kararın haklılığının bir kez daha ortaya çıktığını söyledi. Balkan, "Duruşmada şikayetçi olan kişi bile açıklamalarının gerçeğe aykırı bir şekilde tutanağa geçtiği, herhangi bir şikayetinin olmadığı, herhangi bir zararının olmadığı, hiçbir avukattan ve barodan şikayetçi olmadığını hakim karşısında açıklamıştır. Bu da haklılığımızı bir kez daha ortaya koymuştur. Bizim bu kararı alırken temel derdimiz şuydu. Avukatlık Kanunu'nun 95'inci maddesinde baro yönetim kurullarına verilen yetki ve görevden yola çıkarak, avukatların can güvenliğinin sağlanması amacıyla olması gerekeni yaptık. Görevimizi yerine getirdik. Ama bu uğurda yargılandık. Bu yargılamayı en başından beri söylüyoruz, madalya olarak boynumuzda taşırız. Bugün olsa yine aynı kararı alırız. Haklılığımız bir kez daha mahkemece ortaya kondu. Sonuçtan memnunuz" dedi.
NE OLMUŞTU?
Antalya Emniyeti KOM Şube Müdürlüğü ekipleri, 18 Kasım 2015 tarihinde iki dershaneye baskın yaptı. 'Anafen Dershanesi'nin Güllük Şubesi'ne giden ekipler, öğretmenlerin araçları aranırken, dershane avukatı İbrahim Eren Çakıroğlu ile tartıştı. Yere yatırılıp, ters kelepçe takılarak gözaltına alınan Avukat Çakıroğlu, yaklaşık 5 saat sonra serbest bırakıldı. Bunun üzerine Antalya Barosu'nca, KOM şubeden gelecek müdafi taleplerini durdurma kararı alındı. Bakanlığın soruşturma izni sonrasında baro başkanı ve yönetimi hakkında dava açıldı.