Üzerinde bulunan yüksek çözünürlüklü termal kamera ve sensörlerle kontrol noktasına destek sağlamak üzere geliştirilen insansız helikopter, Manavgat yangını ile mücadelede kullanılıyor. Havada 8 saate kadar kalabilen ve gelen talebe göre anlık görüntü aktarımı yapabilen insansız helikopter, saatte 160 kilometre hıza ve 20 bin feet yüksekliğe çıkabiliyor. 2,5 senedir devam eden Ar-Ge projesi sonunda gelişitirilen insansız helikopter, yangın koordinasyon merkezine anlık görüntü aktarıyor ve yangının gidişatına dair sıcak bölgelerle ilgili detaylı bilgileri yangın kontrol merkezi ile anlık paylaşıyor.
Dün öğle saatlerinde Manavgat'ın Yeniköy mahallesinde başlayan ve büyüyerek 4 farklı noktada gün boyu ilerleyen yangına müdahale devam ediyor. Gece boyunca esen şiddetli poyraz nedeniyle alevler Ulukapı Sülek Mahallesin'e kadar geldi. Yangının ilk çıktığı noktaya 25, Manavgat merkeze ise 4 kilometre uzaklıktaki mahalle jandarma ekipleri tarafından boşaltıldı. Alevlerin ortasında kalan evlerdeki vatandaşı jandarma ekipleri siren çalarak uyarıp tahliye etti. Bazı çiftçiler küçükbaş hayvanlarını sürü halinde önüne alarak mahalleden kaçtı.
Manavgat merkeze yaklaşan alevler nedeniyle gökyüzü de kızıla döndü. Otomobilleriyle alevlerden kaçan vatandaş, mahalle girişinde Manavgat merkeze yakın bir noktada bekletiliyor. Gözyaşıyla yanan evlerini uzaktan izleyen mahalle sakinleri ise Manavgat merkezin alevlere teslim olmasına çok az kaldığını söyledi. Turizm çalışanı Hasan Ünal, yangının gece saatlerinden itibaren hızla Manavgat merkeze doğru ilerlemeye başladığını söyledi. Yangının ilk çıktığı nokta olan Yeniköy mahallesine 25 kilometre uzaklıktaki Ulukapı Sülek Mahallesi'nde oturan Ünal, "Çocuklarımı ve eşimi aracıma aldım. Tüm mahalleleri dolaştım. İnsanları uyardım. İshak Saidi bölgesinde yangının olduğunu söyledim. Kimse beni dinlemedi. Kornaya bastım ama kimse kalkmadı. Kalksalardı herkes bir yerden tankerle su sıksaydı yangın bu kadar ilerlemezdi. Burası Manavgat merkeze 4 kilometre uzaklıkta. Yarım saate merkeze iner" dedi.
Yangının başladığı yerle Ulukapı Sülek Mahallesi arasında 25 kilometrelik mesafe ve bir ırmağın geçtiğini anlatan Mustafa Ay, "Buraya gelen yangın sanırım Akseki tarafından geldi" dedi.
Ahırdaki hayvanlarını son anda kurtardığını gözyaşlarıyla ifade eden Galip Kara, "Evden kaçtım ben. Ahırdaki hayvanlarımı salıverdim. Eşimi ve çocuklarımı alıp kaçtım. Canımızı zor kurtardık. En son tepeden baktığımda mahalle komple yanıyordu. Yangın Manavgat merkeze geliyor" diye konuştu.
Geceyi ayakta ve uykusuz geçirdiğini gözyaşlarıyla anlatan Ayşe Güven, evine alevlerin henüz ulaşmadığını ancak ulaşacağı korkusu yaşadığını sözlerine ekledi. Yangın nedeniyle daha önce boşaltılan Çolaklı, Evrenseki, Yeniköy, Kalemler mahallelerinde birçok eve hasar görmüştü.
'MANAVGAT'TA İŞİMİZ ZOR'
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, yangının son durumuyla ilgili açıklama yaptı. Kriz masasının kurulduğu bölgede açıklama yapan Pakdemirli, zor bir gün geçirdiklerini ifade etti. Manavgat'taki yangında çok farklı odaklarla mücadele ettiklerini ve rüzgarın geniş alanda etkili olduğunu belirten Bakan Pakdemirli, "Manavgat yangınıyla ilgili kontrol altına alınmamakla birlikte çok fazla odakla mücadele edilmesi nedeniyle işimiz zorlaşıyor. Yerleşim yerlerimizin etrafını tuttuğumuz için ormanlık alan kontrol alına alınamamış durumda" dedi.
BAKAN PAKDEMİRLİ: YANAN ALAN 3- 4 KATINA ÇIKABİLİR
Dumandan etkilenen vatandaşların çoğunun taburcu edildiğini, 5- 6 kişinin hastanede tedavisinin devam ettiğini de belirten Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, yanan alanın öğle saatlerinde 600 hektar olduğunu ve alanın gittikçe büyüdüğünü belirterek şöyle konuştu:
"Hastaların geneli Kalemler köyünden. Can kaybı olmaması sevindirici. Alanda iaşe ya da yemekle ilgili hiçbir ihtiyaç yok. Vatandaşlar akraba ya da hısımlarına dağılmış durumda. Yardım bekleyen bir vatandaş yok. Tahliye edilen vatandaşlar yurtlara yerleştirilmek istendi ve yüzde 90'ı reddetti bu teklifi. 600 hektardı akşam saatlerinde. 3- 4 katına çıkacağını bekliyoruz."
Bakan Pakdemirli, Adana ve Mersin'deki yangınlarla ilgili de bilgi paylaştı. Kozan'da devam eden yangının tehlikeli boyutlarda olduğunu belirten Bakan Pakdemirli şöyle konuştu:
"Adana'da 3 yangın var. Kadirli, Kozan ve Karaisalı. Kozan yangını büyüyebilir. Tehlikeli bir durumda. Mersin Gülnar'da bir yangın daha çıktı. Bozyazı'daki yangın halloldu. Ancak Gülnar'daki yangın hala devam ediyor. Bucak, Yarat, Kaya, Hasancık mahalleleri boşaltıldı. 1000 hektarlık bir alanı etkilemiş durumda. Rüzgar 80 km hızla esiyor. Yarın öğlene kadar devam edecek rüzgar. Adana'daki yangınlarımızın hepsine 186 arazöz 744 personel, Mersin'e 90 arazöz 360 personel, Manavgat yangınına 200 arazöz 800 personelle müdahale ediliyor."
DAHA ÖNCE DE 2 BÜYÜK YANGIN ÇIKTI
Öte yandan Manavgat'ın Bucakşeyhler Mahallesi'nde 2007 yılında çıkan orman yangınında 950 hektar ormanlık alan yanmıştı. Yangının olduğu bölgede bulunan eski manken Tuğba Özay'ın çiftliği de hasar görmüştü. Taşağıl Mahallesi'nde, 31 Temmuz 2008 tarihinde çıkan ve 5 gün sonra kontrol altına alınabilen Taşağıl orman yangını, Türkiye'nin en büyük orman yangını olarak tarihe geçmişti. Manavgat ve Serik ilçeleri sınırlarında 16 bin hektar ormanlık alanın kül olduğu yangında yüz binlerce ağaç ve canlı yok olmuştu. Yangının hemen sonrasında bölgede, Orman Genel Müdürlüğü'nce (OGM) içinde yangına dayanıklı türlerin de olduğu ağaçlandırma çalışması başlatılmıştı. Türkiye'nin en büyük orman yangınını hafızalarda tutmak amacıyla Taşağıl'da bir merkez oluşturulmuştu. Köprülü Kanyon rafting merkezlerinin de bulunduğu alanda, yangına ait acı fotoğrafların yanı sıra yangında kaybedilen 13 ağaç türüne ait sembolik mezarlar yapılmıştı. Ağaç mezarlığında, orman yangınında yok olan kızılçam, fıstık çamı, zeytin, sandal, defne, zakkum, akça ağaç, selvi, mezarlık selvisi, keçi boynuzu (harnup), mart mersini, çitlenbik ve diken ardıç mezarı bulunuyordu.
.jpg)
.jpg)
.jpg)
Yorumlar
Kalan Karakter: