Antalya Kent Konseyi İmar Planlama Çalışma Grubu, Dünya Şehircilik Haftası dolayısı ile Antalya kentine yönelik beklentiler ve çözüm önerilerini tartıştı. Toplantıda, Antalya’nın Türkiye’deki kentleşme sürecinden en fazla etkilenen kentlerimiz arasında olduğu belirtilerek, geleceğin Antalya’sının teknik ve bilimsel metotlarla hazırlanan bütüncül planlama kararları ile oluşturulmasına vurgu yapıldı. İmar Planlama Çalışma Grubu Başkanı Şehir Plancısı Ebru Manavoğlu, “Nüfus artışı, göç, turizm sektörünün ilerlemesi, ekonomik faaliyetlerdeki çeşitlilik ve uzmanlaşma, yaşam koşullarındaki değişiklikler, arazi değerlerindeki artışla değişen talep ve isteklerle birlikte kent sosyal, ekonomik, fiziksel anlamda değişim ve dönüşüm geçirmiştir ve geçirmeye devam etmektedir. Bu süreçte kent mekansal olarak yayılmakta, kentsel alan kullanımları farklılaşmakta, tarım alanları hızla kentsel alana dönüşmekte, açık ve yeşil alanlar, kıyılar yapılaşma baskısı altında kalmakta, ulaşım ve çevre sorunları baş göstermektedir” şeklinde konuştu.
PLANLAMA HEP SORUN
Antalya’nın kentleşme sürecinde kentin planlamasının karşılarına hep bir sorun alanı olarak çıktığının altını da çizen Başkan Manavoğlu, “Kentte üst ölçekli planlama sorunsalı uzun bir süreden beri devam etmektedir. Antalya kentinin yapısı gereği planlamadan sorumlu çok farklı kurum ve kuruluşun bulunması, bütüncül olmayan parçacıl planların oluşmasına neden olmuş, teknik ve bilimsel yaklaşımlar göz ardı edilerek politik kararlarla plana müdahale edilerek kamu adına yapılan ve toplumsal bir faaliyet olan planlamanın ruhu zedelenmiştir. Zaman içerisinde kentin planlaması geleceğe yönelik hedeflere ulaşmak için kaynakların akılcı kullanımının aracı olmaktan uzaklaşarak, politik baskılar ve talepler doğrultusunda hazırlanan bir amaç halini almış, geleceğin kentsel stratejilerini oluşturmada yetersiz kalmıştır. Bu süreçte özellikle kentsel sit alanlarında uygulama zorlukları olan koruma amaçlı imar planları sıradan vatandaşın bitmek tükenmeyen çilesi haline gelmiştir” dedi.
YAŞANABİLİR BİR KENT
Mevzuat değişiklikleriyle geleceğin güvencesi olan doğal alanlar olan ormanlar, meralar, akarsular, tarım alanları ve yaylalara saldırı başlatıldığına da değinen Başkan Manavoğlu, birçok mevzuatta yeni düzenlemelerin yapılmasının şart olduğunu söyledi. Manavoğlu şöyle konuştu: Antalya’da öncelikle yeni büyükşehir sınırlarını içine alacak, kentin kimliğine, vizyon ve ilkeleriyle uyumlu, ulaşım ana planı kararları doğrultusunda, afete duyarlı sakınım planlama çalışmalarını da içeren kentsel planlama çalışmaları yapılmalıdır. Daha yaşanabilir, sağlıklı ve güvenli kentler oluşturmak için doğal varlıkların/ekosistemlerin tahribatının önüne geçilmesi; rant odaklı yapılaşmanın teşvik edilmemesi, ulaşım sorununun giderilmesi, enerji ve su kaynakları sorunlarının giderilmesi, kentsel altyapı, konut ve arazi kullanımı politikalarının eşitlikçi bir yaklaşımla ele alınması, toplumun tüm kesiminin kentsel hizmetlere erişilebilirliğinin ve sosyal donatı standartlarının arttırılmasının sağlanması, şeffaf kentsel yönetişim politikalarının izlenmesi gerekmektedir.”
Yorumlar
Kalan Karakter: