Anayasa’nın değişmez ve değiştirilmez maddesi Türkiye Cumhuriyeti bir bütündür. Bölünemez, parçalanamaz. Her ne kadar farklı sosyal dokusu, kültürü, inancı, yaşam biçimi açısından birbirinden çok farklı insanların yaşadığı bir ülkemiz olsa da, ortak noktamız bu mozaiği birlikte yaşatmaktır. Zaman zaman bu mozaiği bölmek, parçalamak isteyen olsa da topyekûn ülke olarak bir duruş sergileriz. Güneydoğu’da bu yüzden istenilmeyen olaylar yaşanmaktadır.
Bugün Güneydoğu’ya giremez iken, Avrupa Birliği ülkelerine vizesiz gireceğiz diye sevinç yaşıyoruz.
Yıllar önce olması gereken, bu gün mülteci krizine karşılık ülkemize verilen rüşvetten öte bir durum değildir. Ancak Türkiye Cumhuriyeti olarak hatettiğimiz vizesiz yolculuk özgürlüğünü de en iyi şekilde değerlendireceğimizden de kimsenin şüphesi olmasın. İnsanımızın tamamının ya da yüzde 90’ının Avrupa Birliği üyeliğini desteklediğini düşünmemiz imkansız. Ancak Avrupa Birliği üyesi olmak, Atatürk’ün Cumhuriyeti kurarken işaret ettiği hedeftir. Bu işaretin ardından 60 yıldır bunun mücadelesinin hep birlikte verdik, veriyoruz. Yakın tarihimizde demokrasimizin askeri darbelerle kesiliyor olması, ekonomimizin belirsizliği nedeniyle ne yazık ki ülkemiz Avrupa’ya uyum sağlayamıyordu. Avrupa Birliği elindeki bu kozları kullanarak, bizi yıllarca kapısında bekletmesi gerek ticari hayatımızı, gerekse sosyal yaşamımızı ciddi manada etkiledi.
Geçmiş, geçmişte kaldı ve bugün itibariyle şartlar lehimize döndü. Bir de Avrupa’yı korkutan göçmen krizi, Türkiye için bir avantaja dönüştü. Avrupa Birliği Komisyonu, Tük vatandaşlarına vize uygulamasının kaldırılmasına yönelik tavsiye kararını açıkladı. Böylesi önemli bir karar verilip, vize kalktığında cipli pasaportlarımızla hemen Avrupa’ya akın edecek değiliz. Ama vize uygulaması Türk toplumu için onur kırıcı bir uygulamaydı. Türkiye’yi içinde olduğu Avrupa’dan ayrı kabul ediliyor ve her alanda yok sayıyordu. Gelinen aşama bu dile getirdiklerimi ortadan kalkması için en önemli etken olmaktadır. Türkiye Avrupalıdır, bu nedenle de Avrupa Birliği üyesi olmalıdır. Bu durum; gerek demokrasi adına, gerekse insan hakları adına kaçınılmaz gerçek olarak Avrupa’nın olmazsa, olmazı olarak önünde durmaktadır. Türkiye, Avrupa Birliği’nin onurlu üyesi olmasında en önemli adımlardan biri olan vizesiz yolculuk hakkını aldıktan sonra hak ettiği yolda ilerleyecektir.