Antalya’da bir kadın cinayeti daha, hem bu sefer çocukları ile birlikte hem de erkek kardeşi tarafından…
Nedeni ise çok tanıdık, ruh sağlığı bozuktu, tedavi görüyordu ve dün gece ilacını almamıştı… bu kadar basit anlatıldı ve yazıldı. İçimiz kan ağlayarak okuduk, elimiz kolumuz bağlı sadece ‘Allah rahmet eylesin’ diyebildik.
Ne zaman bitecek bu kadın cinayetleri, bu acı ne zaman bitecek, bir önceki cinayeti henüz sindiremeden bir yenisinin daha haberi ile sarsılıyor ve çaresizce bu cinayetleri izliyoruz…
Biz izliyoruz çaremiz yok, ya çaresi olanlar bu cinayetleri izliyorsa bu suçlara ortaklık etmiş olmuyor mu?
Cinayeti işleyen kadar, kanunlarımız da suçlu değil mi?
Psikolojik tedavi gördüğü söylenen katilin elini kolunu sallayarak aramızda gezmesine izin veren sistem bu cinayete ortak değil mi?
Biz kadınlar bu ülkede ne zaman değer göreceğiz?
Kızlarımızı nasıl koruyacağız?
Okumamış, ekonomik özgürlüğü olmayan kadını kim nasıl koruyacak bu hasta ruhlu insanlardan, bazen babadan, bazen kocadan, bazen erkek kardeşten, bazen gözü dönmüş sapıktan.
Arkada kalan gözü yaşlı anneyi, babayı şimdi kim ve nasıl teselli edecek?
Bu acıyı kim dindirecek?
Kaç defa daha bu satırlardan yeter artık diye bağıracağız?
Bu haykırışımızı biri duyacak mı?
Kim?
Var mı cevabınız?
Yine söz bitti, yine sustuk öyle değil mi?