5 Nisan 2016 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Ülkemize Turist Getiren A Grubu Seyahat Acentalarına Destek Sağlanması Hakkında Kararın Uygulama Usul ve Esaslarına Dair tebliğ ile ilgili dün acentalerın teşvik alması için hangi evrakları hazırlaması gerektiğini sormuştum. Dün telefonlarım susmak bilmedi. Turizmci dostlarım başta olmak üzere herkes birbirine aynı soruyu sormuş. Bu nedenle yayınlanan tebliğ ile ilgili sektör içinde oluşan soru işaretlerini tekrar değerlendirmek zorunda kaldım.
Tebliğ ne söyler?
Biz ne anlarız?
Geçen yıl 6000 Dolar katkı en az 100 koltuklu uçak maddesi ile başladı. Bu yıl ise 100 yolcu oldu, havaalanlarına Kütahya eklendi, İran yolcusu Isparta’ya inerken bu hiç dikkate alınmadı mı? Neden Kütahya?
İran uçakları için 2. bacağı tebliğdeki havaalanlarından biri değilse, İran pazarı bundan maalesef yararlanamıyor anlamı çıkıyor, tebliğin 4. maddesiyle..
Bu karar metninin her maddesinde tekrar edilen karar maalesef yerini bulmamaktadır.
Ülkemizde ‘A Grubu Seyahat Acentesi’ olan firmaların yurt dışında herhangi bir ülkede tur operatörlüğü faaliyetleri mevcut değilse bu tebliğde adı geçen destek tutarının seyahat acentası tarafından kullanılması mümkün değildir!..
Uçak, koltuk, vesaire risklerin tamamı tur operatörü uhdesindedir.
Bu nedenle verilen desteklerin tamamı yurt dışından müşteri gönderen tur operatörlerine seyahat acentaları vasıtası ile verilmektedir.
Adı seyahat acentalarına destek olarak açıklanan bu tebliğin seyahat acentalarına bir faydası maalesef yoktur.
TÜRSAB gibi bir kuruluşun bunu çok iyi bilip, bakanlığı bilgilendirmesi gerekirken maalesef Başaran bey, İstanbul’a liman istemeyi tercih etmiştir.
Yine 4. maddede tarif edilen grup; bir uçakta 11 kişiden az olmamak kaydı ve algısı her uçakta 11 kişi olan bu tebliğden yararlanır gibi bir anlaşılmaya sebebiyet vermektedir.
Bunun da bakınız 2. maddenin 3. bendinde 4. maddeye atıf yapılmış ve grup 11 kişiden az olmamak kaydı başvurulması gerektiği anlayışına sebebiyet vermektedir: 5 maddede yer alan 4. bendde de ‘tek bir acenta tarafından getirilen uçaklara öncelik verilecektir’ ibaresi yer almaktadır.
Bu durumda soruyorum;
1-Bu tebliğin gerçek muhatapları kimdir ve bu destekten kimler faydalanır?
2-Uçağı olmayan sadece anlaşma yolu ile yabancı tur operatörlerinden yolcu alan acentalar bu parayı hangi risk grubu kapsamında alacaktır. Ya da uçağı yok diye teşviği hakketmiyor mudur?
3-A Grubu Seyahat Acentası burada bürokrasiyi ve evrak takibini yapıp tur operatörüne parayı veriyor ise tebliğde neden teşvik seyahat acentası başlığında yayınlanmıştır?
4-Tarifeli seferlerde ibraz edilecek belgeler nelerdir? Sözleşmem yok müşterim var biletim var yeterli midir ?
Bu tebliğde bakanlığımızın hiç bir kusuru olmadığı inancındayım, bunun en büyük sorumlusu maalesef TÜRSAB’tır. Sahada bakanlık yok! TÜRSAB vardır.
Bakanlığın birinci muhatabı olan TÜRSAB’ın yanlış bilgilendirmesi nedeni ile tebliğde teorik ve pratik uyumsuzluklar vardır.
Nisan- Mayıs sonu tarihleri arasında bu teşviğin verilmesi bu haliyle neyi değiştirecek? İzleyip, göreceğiz, turistlerin ülkemize akın akın gelmesine neden olacak bir anlam taşımıyor bu hali ile…
Oysa ki acil eylem planında öngörülen bütçe genel anlamda gelen yolcu ile belirlenmiş olsaydı; örneğin geçen yıl 1 milyon üzeri yolcu getiren TUİ ortalama kişi başı 4 Dolar alacağı heyecanı yıl boyunca getireceği yolcu ile kazanacağı para hesabından dolayı aynı şevkle ülkeye turist getirmeyi sürdürme gayreti gösterecektir. Ya da Slovakya’dan 50 bin yolcu getirmiş operatör aynı şekilde ekstra alacağı kişi başı para heyecanı ile gerçekten teşvik alacağından, heyecanını yitirmeden ülkeye turist getirecektir.
Bununda adı üstünde teşvik olacağı yadsınamaz bir gerçek olacaktır.
Bu tebliğ ve acil eylem planındaki detayları incelediğimde bakanlığımızı ve Sayın Bakanım Mahir Ünal’ı tenzih ederek, tam bir fiyasko olduğunu söylemeden geçemeyeceğim.
Bunun sebebinin tamamıyla TÜRSAB olduğunu söyleyebilirim. Bunun yanında yine burada ismini ifade etmeyeceğim bazılarının adrese teslim para alma telaşesi ile tebliğin pratikte nasıl uygulanması hususunu bilen ve bundan faydalanmak adına lobi yapanları da gözardı etmek istemiyorum.
Ve ilave ediyorum yeniden unutmayın! 80 milyonluk büyük ülkemizin yüzde 10’u tatile çıksa 8 milyon turist eder.
Kendi vatandaşımızı tatile bugüne kadar deniz görmemiş çocuklara, ailelere kucak açalım ve göreceksiniz o zaman krizi fırsata cevirmiş olacağız.