Sosyal demokratlarla sohbet ederken paylaştıkları fikirleri değerli bulurum. Ancak, konuşmaların ardından uygulamaya gelince işte orada durur, neden düşüncelerini hayata geçiremedikleri noktasında düşünürüm.
CHP’de son zamanlarda değil, her zaman kazanlar kaynar. Çünkü parti içinde kendi kişisel çıkarları uğruna koltuk hedefi olanlar, kavgadan beslenerek, bir günah keçisi seçerek, merdivenleri tırmanmak ister. Adama baktığınızda milletvekili olmuştur ama yetmez, çünkü siyasetini partisi adına, halkı için yapmak gibi bir derdi yoktur. Bu ve bunun gibi adamların sözüne inananlar, partisi adına eleştiri yaptığını zannederek, kuyuya atılan taşı çıkarmaya kalkar.
Son zamanlarda CHP İl Başkanı Sayın Semih Esen günah keçisi seçildi. İl Başkanı Esen gerek duruşu, gerek dürüstlüğü, gerekse temsil yeteneğiyle CHP’ye yakışan il başkanlarından biri. Esen, son zamanlarda siyaseti bilmemekle suçlanıyor. Doğrudur, Esen ayak oyunlarını, kıvırmaları bilmiyor. Bugün bununla, yarın bir başkasıyla kol kola girip ardından da arkasından konuşmasını da beceremiyor. Dedikodulara göre hareket etmiyor. Önüne engel olarak gören ve CHP çatısı altına yakışmayan isimler, kavgadan beslenerek Esen’i yollarından çekmeye hedefliyor.
Hiç mi yanlışı olmadı Esen’in?
Oldu!..
CHP Antalya İl Başkanı olarak Esen, grup kararına uymayan 2 meclis üyelesiyle ilgili olarak gerekeni yaptı. İsimleri gündemden düşmeyen meclis üyelerini kesin ihraç istemi ile disipline sevk etti. İl Disiplin Kurulu sadece uyarmakla yetindi. Aynı karar Yüksek Disiplin Kurulu’ndan da çıktı. Ancak İl Başkanı Esen, bu kararları beklemeden yorum yaptı. Kavgadan beslenenler de bunu fırsat bilerek, aç kurtlar gibi saldırıya geçtiler. Türkiye genelinde CHP’nin aynı şekilde disipline sevk edilen meclis üyelerine, partililere bakın karar kesin ihraç oluyor. Ancak Antalya İl Başkanlığı’ndan giden isimlerle ilgili olarak Ankara’da yine bir Antalyalının müdahale etmesi şaşırtıyor. Müdahale sonunda ilk kez disiplin kurulundan farklı bir sonuç çıkıyor.
Oyunu kuralarına göre oynuyoruz mesajı verdiğini zannedenler, partiye zarar verdiklerini gözardı ederek ikinci hamle olarak da parti içi tüm sorunları, gelmiş, geçmiş partinin problemlerini Semih Esen’in il başkanlığı dönemindeymiş gibi propangadalarıyla sözde siyasetlerini yaptılar.
Partiye zarar vereceklerini düşünmeden, ülkedeki kaosu yok sayarak kişisel, bencil siyasetleriyle yol almaya başladılar. Peki, sorarım size, Esen ne yaptı?
Dedikodulara yanıt vermedi. Cevabı olmadığından değil, Başkan Esen 40 bin üyesi bulunan partinin il başkanı olarak partisine zarar vermek yerine genel merkezden gelecek açıklamayı bekledi. Kimsenin partiyi yıpratmaması adına gerekeni yaptı.
İl Başkanı Esen sustukça, dedikodular, sosyal medya üzerinden saldırılar devam etti. Bu yazıyı yazmakta amacım Semih Esen’in savunmasını yapmak değil. Adı Ahmet olmuş, Mehmet olmuş, eğer bir kişi bir partinin il başkanlığını yapıyorsa gerek parti içi disiplin, gerekse parti temsilcisi olarak saygınlık ve siyasi ahlak adına yapılması gerekeni savunuyorum. Ayrıca CHP gibi köklü bir partinin kişisel çıkarlar uğruna kullanılmak istenmesi, suni kavgalar çıkararak, bunun üzerinden kişisel güç gösterilerine müsaade edilmesine tepkim.
Bana göre siyasette camialar önemlidir, örgütün tabanından çıkan sesi engelleyenlere, ülkesinde yaşananları görmezden gelenlere, kendi partisinde ötekileştirme çabasında olanların filleri dövüştürürken, çimenleri ezmesine izin vermemek gerekir.
UNUTMA
Eylül’de kavrulacağız
Sonbahar’ın ilk ayı olan Eylül’de hava sıcakları mevsim normallerinin üzerinde seyredecek. 9 Eylül Cuma günü Antalya’da en düşük hava sıcaklığı 37 derece olacak. Kurban Bayramı’nda da hava sıcaklığı artacak. Uzmanlar, hava sıcaklıklarıyla ilgili olarak yaşlı, hasta ve çocukları dışarı çıkmamaları konusunda uyardı.
GÜNÜN SÖZÜ
Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız, o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakın. Albert Camus
GÜNÜN FOTOSU
#simdiantalyazamanı
#antalyamerhaba
Yorumlar
Kalan Karakter: