Seçimin en büyük yenilgisine uğrayan hiç kuşku yok ki MHP’dir. 1Kasım erken genel seçimlerinin ardından MHP’de suların durulması beklenemez. Her ne kadar MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, koltuğunu sabitleyip, ‘görevimizin başındayız’ diye mesaj versede partide sular durulmak bilmiyor.
7 Haziran genel seçimleri bitmiş, 1 Kasım erken genel seçim kararı alınmıştı. Ankara’da siyasi dostlarımı ziyaret ettiğimde Antalya’dan çok farklı bir hava koklamamıştım. Oturduğum kaferyanın garsonu, bindiğim taksinin şoförü, kaldığım otelin çalışanlarının hepsi MHP’liydi ama ortak sözde anlaşmışlar gibi; “Bahçeli bizim partiyi mahvetti. Bu kez oyum MHP’ye değil” diye başlayan cümleleri çok sık duydum.
Hatta Ankara’dan Antalya’ya dönerken kendi kendime ‘neler oluyor böyle, MHP baraj altı mı kalacak?’ şüphesine bile düştüm. Meğerse Ankara’da kokladığım hava doğruymuş. 1 Kasım’da sandıklar açıldıktan sonra bu yaşadıklarım aklıma geldi.
MHP, sandıktan çıkan sonucu görmezden gelemez. Bahçeli, daha önce karşısına çıkan Koray Aydın’ın üzerini çizmişti. Ardından da her zaman kendisine rakip gördüğü Meral Akşener’i meclis başkan adayı göstermeyerek, yok saydı. Oysaki bugüne kadar siyasi duruşuyla, tecrübesiyle dikkat çeken Meral Akşener, hiçbir zaman siyasi zarafetini kaybetmeden genel başkanına en fazla saygı gösteren insan olmuştur.
Meral Akşener’i Kocaeli’nden iyi tanırım. Akşener, Kocaeli Üniversitesi’nde öğretim görevlisiydi. Kocaeli’nde efsane başkan olarak tanınan Sefa Sirmen’in karşısına hiç kimse aday olarak çıkmazken, Meral Akşener genç yaşına rağmen o dönemin İzmit Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmuştu. O gün tanıdığımız Meral Akşener’in seçimi kaybettiğinde de, bakan olduğunda da ne duruşunu, ne samimiyetini, ne de kararlığının değiştiğini gördüm.
Paralel yapı tarafından saldırıya uğradığında ne MHP kurmayları, ne de genel başkanı ona sahip çıkmazken hukuk yoluyla hakkını savunup, televizyonlarda yine duruşunu bozmadan gereken cevabı tek başına vermeyi başaran tecrübeli bir siyasetçi olarak Türkiye’nin karşısına çıkmıştı. Bana göre MHP’de genel başkanlık adına değerlendirilmesi gereken tek isim Meral Akşener’dir. Partisinin tabanının çok iyi tanıyan, teşkilatçı yapıya sahip Akşener, MHP’yi toparlayıp, seçmene yeniden güven verecek karaktere, yeteneğe ve tecrübeye sahiptir.
Bu nedenle MHP’nin şapkasını önüne koyup yeniden düşünme ve karar verme zamanı çoktan gelmiştir. Gözlerimi kaparım liderimin peşinden giderim mantığını bir kenara bırakıp, gerçekleri görerek, öz eleştiri yapmanın zamanı çoktan gelmiş ve geçiyordur.
MHP’de şimdi yenilenme zamanı başlamıştır. Balık baştan kokar atasözünü hatırlatarak önce değişime baştan başlamak gerekir.
İyi haftalar…
GÜNÜN SÖZÜ
Güçlü olmak istedim ve Tanrı beni güçlendirmek için zorluklar yolladı.
Başarı istedim ve Tanrı bana çalışmam için zeka ve kas gücü verdi.
Cesaret istedim ve Tanrı bana üstesinden gelmem gereken sorunlar verdi.
Sevgi istedim ve Tanrı bana yardımcı olmam için sorunlu insanlar yolladı.
İyilik istedim ve Tanrı bana fırsatlar yolladı.
İstediğim her şeyi elde edemedim ama ihtiyaç duyduğum her şeyi elde ettim.
Yaşamınızı korkusuzca yaşayın, zorlukların tümüne göğüs gerin ve onların üstesinden gelebileceğinizi açıkça gösterin.
André Gide
Yorumlar
Kalan Karakter: