Geçtiğimiz günlerde toplum olarak ağır travma geçirdiğimize dair, gözlemlediklerimi sizlere aktardım. Ancak travmayı ortadan kaldırmak için toplumsal olarak neler yapmamız gerektiği konusunda değerlendirmede bulunmadım. Bu konuyu tam değerlendirmek adına kendimi Antalya sokaklarına attım. Terör korkusu yaşanmadan önceki Antalya ile bugünün Antalya’sı arasındaki farkı daha fazla algılamak adına…
Alışveriş merkezlerini, eğlence mekanlarını, caddeleri dolaştım. Eskiye nazaran Antalya’da tenhalık dikkatimi çekti. Herkes bunalımda… Evlerde oturmak, sadece işe gidip, gelmek, normal yaşantını sürdürmeyerek bunalımını arttırıyor. Evde oturduğunuzda televizyonlarda haberler karamsar, diziler deseniz bunalım, sosyal medya korku dolu… Ortaya bir deli taş atıyor hepimiz onu çıkarmaya çalışıyoruz. Yok şu gün bomba patlayacak, yok bugün şu plakalı araçlar bomba yüklü olarak kentte dolaşacak diye…
Terörle mücadele etmek istiyorsak, bu işi sadece polise bırakamayız. Terörle mücadele sadece istihbaratla, daha fazla güvenlik gücünü sokaklara doldurmakla, vatandaşı evde tutmakla, alışveriş merkezlerinde önlemler almakla başarıya ulaşmaz.
Oysa ki; terörle mücadelede toplumun duruşu çok önemlidir. Öncelikli olarak, toplumun bireyleri olarak normal yaşantımıza devam ederek duruş sergilememiz gerekir.
Biz bu duruşu sergileyip, evlerimize kapanmaktan vazgeçmeliyiz ama insanları da sokağa çıkma adına teşvik edici kararlar da alınmalı… Eğlence mekânlarının daha fazla iş yapması adına önlemler alınmalı, alışveriş merkezleri dikkat çekici indirimlere girmeli, konserler düzenlenmeli, tiyatrolar hareketlendirilmeli, kente hareket getirecek her konu teşvik edilmelidir. Yoksa kendimizi evlere kapayıp, eğlence müziğinin sesini kısarak terörle mücadele edemeyiz.
Bunları neden dile getiriyorum, çünkü böyle gitmez. Özgürlüklerimizden fedakarlık ederek, yarın ne olacağını düşünerek, evlerimize kendimizi kapatarak geleceğimize engel koyamayız. Bana göre de koymamalıyız.
Haydi atın kendinizi dışarı…
Antalya’yı Antalya yapan bizleriz…
Öyle değil mi?
UNUTMA
1677 personel alınacak
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, 1677 sözleşmeli personel alımı yapılacağını açıkladı. Konuyla ilgili bilgi veren Bakan Çelik,“Bakanlığımız il, ilçe ve kuruluş müdürlüklerine 566 veteriner hekim, 550 ziraat mühendisi, 400 gıda mühendisi, 80 su ürünleri mühendisi, 10 balıkçılık teknolojisi mühendisi ve 71 harita mühendisi olmak üzere toplam 1677 sözleşmeli personel alımı yapılacaktır. Sözleşmeli personel yerleştirme işlemleri başvurularına ilişkin duyuru Nisan ayı içinde ÖSYM Başkanlığının internet sitesinde ilan edilecektir” dedi.
GÜNÜN SÖZÜ
Üzülmek, sadece bugünün gücünü tüketir. A.J. Cronin
GÜNÜN FOTOSU
Yorumlar
Kalan Karakter: