Bugün farklı bir şey yapalım Mesnevi'den bir parçayı birlikte yorumlayalım.
Vaktin birinde adam tuzakla bir kuş avladı... Kuş ona dedi ki, "Ey himmet sahibi, beni azat et sana üç nasihatte bulunayım… Beni yesen karnın doymaz… Birinci nasihati elindeyken, ikincisini duvar üzerinden; üçüncü öğüdü de ağaç tepesinden söyleyeyim… Böylece bu üç nasihat bahtını aydınlatan mumun olur... Nasihatlerimden faydalanırsın.” Adam merak etti, "Peki söyle bakalım nasihatlerini" dedi…
Elindeyken: "Olmayacak şeye kim söylerse söylesin inanma!"
Birinci öğüt elinde tamamlanınca kuşu azat etti, o da duvara kondu…
"İkincisi geçmiş şeye gam çekme, senden gidene artık hasretlenme!" uçup ağacın dalına kondu oradan seslendi:
"Vücudumda on dirhem ağırlığında kocaman bir inci var! Seni de yedi ceddini de dünyanın en zengini yapar… Öyle bir inci ki yücelik menbaı idi.. Fakat kaçırdın… Bu eşi benzeri olmayan inci kısmetin olmadı.”
Bunu duyan adam acılar içinde çığlıklarla yandı tutuştu…
Kuş dedi ki, "Ben sana, geçmiş şeye gamlanıp üzülme demedim mi? Geçen gitti? Ya öğüdümü anlamadın veya sağırsın! Hem olmayacak söze inanma dediğim ikinci öğüdümü anlasana!
Kendi vücudum üç dirhem bile gelmezken içimde on dirhem inci nasıl bulunabilir?"
Adamcağız kendine gelip üçüncü nasihati söylemesini istedi… Kuş dedi ki, "Sanki ikisini pek iyi dinledin de üçüncü nasihat bedavadan söylensin!"
Dinle öyleyse...
GAFİL BİLGİSİZE NASİHAT ETMEK ÇORAK YERE TOHUM SAÇMAK GİBİDİR...
BİLGİSİZLİK VE APTALLIK YIRTIĞI YAMA KABUL ETMEZ...
ONA HİKMET TOHUMUNU BEYHUDE SAÇMA!
Mesnevî sayfa 478
Sevgiler
Yorumlar
Kalan Karakter: