Antalyalı olmadan önce; Ankaralı idim.
Orada doğdum, büyüdüm, okudum, çalıştım ve evlendim. Çocuklarımız da Ankara da doğdular.
Ankara’nın ULUS Meydanı; Antalya’nın KALEKAPISI’na benzer. İlk TBMM ile Atatürk’ün at üstündeki anıtı karşı karşıyadır. Etrafında bir çok iş yerleri, bankalar ve okullar bulunur.
Şehrin fakir ve orta halli aileleri hep buradan alışveriş yaparlar. İğneden ipliğe her şeyi bulursunuz ULUS’ta.
Ben en çok bu meydandaki Atatürk anıtını çok severim. Atatürk heykeli ve etrafındaki diğer heykeller ve onların anlamlı yüz ifadeleri görülmeye değer. Hatta Atatürk’ün üstündeki kaidenin duvarlarında anlamlı kabartma resimler vardır.
Kırılmış bir çınar ağacı ve onun yanından çıkan filiz bir dal resmindeki mana:
Çınar ağacı: Osmanlı imparatorluğu
Yandaki filiz: Yeni kurulan TÜRKİYE CUMHURİYETİ’dir.
Saatlerce o heykellere baksam ve onların fotoğraflarını çeksem doyamam. Sanırım sizler de aynı zevki yaşarsınız.
FAKAT!
Böylesine anlamlı ve tarihi değeri olan bu heykelin kendisi ve etrafındaki meydanın durumu çok ÇİRKİN’dir.
Aylardır değil, yıllardır maalesef bu ATATÜRK heykeline ve meydanına hiç mi hiç önem verilmedi.
Ankara’yı büyüttüler, genişlettiler, “site –mahalleler” yaptılar ama ULUS’a hiç mi hiç emek vermediler.
“Protokol yolu” deyip; havaalanına giden yoldaki gecekonduları “çirkin görüntü” yapıyor diyerek yıktılar.
ULUS’u yine görmediler!
ULUS MEYDANI’na komşu olan civardaki mahalleleri de hiç görmediler! Yeni yeni Hacı Bayram Camii’ne ve civarına biraz ağırlık verdiler.
Aynı “Kâbe” gibi etrafını; iş yerleriyle doldurmuşlar. Camiye gitmek için o ticarethaneler tünellerinden geçmeniz gerekiyor.
Bir ALTINDAĞ, bir YENİDOĞAN ve civarları gecekondu çöplüğü olmaktan kurtarmadılar!
ULUS’U HARCADILAR
Atatürk heykelinin bulunduğu meydana bir tane bile oturma bankı koymadılar.
O vatandaşlar; güvercinler gibi bulabildikleri taş duvarlar üzerine tünediler!
Ne heykele baktılar; ne de meydana!
Bugün de durum aynı.
Gelin ULUS’a; Atatürk’ün fotoğrafını çekmek isteyin çekemezsiniz.
Etrafta sayısız çoğalan güvercinler ve onlara ATILAN EKMEK KIRINTILARI AYAKLAR ALTINDA YERLERDEDİR!
Milletvekillerinin ULUS’tan hiç haberi yoktur.
Onlar oradan havaalanına giderken geçerler. Belki oradaki ATATÜRK heykelinden bile haberleri yoktur!
Nereden bilsinler buranın sahipsizliğini?
ATA’YA SAYGISIZLIK,
ANITA SAYGISIZLIK,
VE ULUS’A SAYGISIZLIK;
İşte burada yani ULUS meydanındadır!
**** ****
BU KADINA YARDIM EDİLMELİ
“Her köyün bir delisi” olur derler ya; Antalya’nın da maalesef delileri var ve geziyorlar.
Bazı insanların hoşuna gidiyor; ona laf atmak kızdırmak.
Bu delilerin dışında “suskunlar” var Antalya sokaklarında serbest serbest gezen.
Bazen kayıp oluyorlar ve bazen de aniden ortaya çıkıveriyorlar.
BUNLARLA KİM İLGİLENİR?
Evet, sokaklarda gördüğümüz bu tür özürlü, hasta vatandaşlarımızla hangi kurum ilgilenir bilemiyorum. Acil ilgilenilmesi gereken bir hastamız var. Kaleiçi esnafına da vicdani rahatsızlık veren bir bayan var. Oradan oraya gezip duruyor ve kendi kendine konuşuyor!
Turistik bir Kaleiçi’nde bu tür görüntüler; Belediyelerinizin veya resmi kurumlarımızın ilgisiz ve çaresiz oldukları izlenimleri yaratmaktadır.
Kediler v e köpekler için bile evler, yuvalar açan birçok kurumlarımız varken; böyle bir vatandaşa mı sahip çıkamayacaklar?
Böyle aciz ve hasta insanlara yardımcı olmak; dini ve milli bir görevdir; değil mi?
Yorumlar
Kalan Karakter: