Bazen hiç sormam ve araştırmam. Çünkü konu; nettir.
Geçen haftalardaki köşe yazılarımı; Kanal V’den Ali Buldu TV röportajlarıyla güçlendirdi.
Konu; Kaleiçi’nde itfaiyeye ait yangın dolaplarını bazı esnafların sorumsuzca kullanmalarıydı.
Bu bir gerçekti. Bazı kişiler kullandıkları yetmiyormuş gibi; yangın hortumlarını öylece ortada bırakıyorlardı!
ZARAR ZİYAN ÇOK
Tazyikli suyla yıkanan dükkân önleri ve sokaklardaki betonları parçalıyor ve sokak taşları oynamaya başlıyordu.
Beş kuruş para ödemeden akıtılan sular; doğal kaynağımızın da israfı demekti.
“ASAT” DİKKAT ET
Kanal V yayınına da olumlu olumsuz hiçbir tepki gelmedi. Sorumlular soruna bir çözüm üretemezlerken; Kaleiçi’nde değişen hiçbir şey olmadı.
Elime geçen son dakika haberine göre: “Bu işi çözse çözse ASAT çözer” dediler!
İtfaiye suyu nereden alıyor ASAT’tan!
İtfaiye su kullanımını belki bu yüzden önemsemiyor. “Akarsa aksın” der gibiler sanki!
Hâlbuki boşa akıtılan tüm suları kim temin ediyor?
ASAT!
Yani boşa akıtılan su tüm suların “zararı” ASAT’a mal oluyor!
Zaten, son duyumlara göre Kaleiçi’nde son altyapı çalışmalarında yapılan teknik uyumsuzluklar yüzünden; çok müthiş bir “su kaçağı” var!
Çözüm aranıyor mu?
Bilmiyoruz!
ÇÖZÜM
İster İTFAİYE, ister, ZABITA ve ister ASAT;
İsterlerse bu kaçak itfaiye sularını kullananları “suçüstü” yakalayabilirler.
Gece saat 03:00’dan saat 07:00’a kadar sivil bir ekiple devriye gezerlerse; onların fotoğrafını bile çekebilirler.
Ve bu iş burada biter!
“Aman seçim var, “booş veer” diyen müdürler çıkarsa; bu iş hiçbir zaman çözümlenemez!
Benden söylemesi.
::::: ::::
KESİK MİNARE RESTORESİ
BİR MUAMMA!
Korku filmlerinde bile olmayan bir kazı, bir restore çalışması başlatıldı ki; sormayın gitsin!
Turistik bir yerde restore yapılıyor; gayet normal!
Ama hiçbir inşaat tehlikesi bile olmayan; etrafında geniş açık alanları olan bir yeri; üç – dört metrelik kalın saç levhalarla sıkı sıkı kapatmaları; insanda bazı şüpheler uyandırıyor doğrusu!
Dünyanın hiç bir yerinde örneği olmayan bu uygulama; oraları görmeye gelen turistleri de merak içinde bırakmaktadırlar!
Bugün burayı görmeye gelen turistler; her yer kapalı olduğundan hiçbir şey göremeyecekler. Eğer görmek isterlerse ÜÇ SENE SONRA tekrar mı gelmeleri gerekecek acaba?
Açık olması gereken böyle bir restorede acaba “gizlenmek” istenen bir şeyler mi var?
Acaba Kültür ve Turizm Bakanı Kaleiçi’ni gezerken burayı gördü mü? “Vakıflara ait imiş!” deyip görmemezlikten mi geldi?
Biz Bakanımızın, Valimizin ve Büyükşehir Belediye Başkanımızın burayı yakın takibe almalarını istiyoruz.
Kaleiçi’nde yakışmayan;
1- Kalekapısı’ndaki caminin ucubeye çevrilen minaresinin,
2- Kesik Minare çevresini kapatan bu saç ucubenin kaldırılmasını acil bekliyoruz.
:::: :::
AMAN DİKKAT
İster inanın, ister inanmayın Kaleiçi’nin hemen hemen her sokağında kedi ve köpek yığılmaları var.
Dediğimiz gibi; bazıları “kendi evlerinde besleyemedikleri” bu hayvanları sokakta beslemekten zevk almaktalar. Her köşeye at/eşek eti mamaların veya yemek artıklarını döküp gitmektedirler!
KÖPEK ISIRMALARI ARTTI
Eğer gerekli önlemler alınmazsa; yakında Kaleiçi “karantina”ya alınacak demektir.
Sahipsiz hayvanlar aşılansın ve hayvan barınaklarına yollansın.
Çevreyi kirletenlere de “Belediyenin Kabahatler Kanunu” var; ona göre işlem yapılsın.
Turistik bir Kaleiçi ve Antalya istiyorsak; daha titiz olmalıyız.
Yorumlar
Kalan Karakter: