Halkımız o güzel parka devamlı olarak “KARAOĞLAN PARKI” demektedir.
“KARAALİOĞLU PARKI” demesi biraz zor geliyor galiba ondan!
Ben ve ailem bu parkı gezdiğimiz zaman hep dualar ediyoruz. Yapanlardan yaptıranlardan diyoruz. Orada bir semaver çay içimi oturmak yetiyor bize.
Bu park modern Antalya ile eski Antalya arasında adeta bir köprü gibidir. Aileler ve nişanlı gençler hep tercih ederler burayı.
Temizdir, güzeldir.
Çay bahçeleri buraya ayrı bir zenginlik katarlar.
Eskiden “falcı Çingenlerimiz” vardı ayrı bir çeşitlik katıyorlardı.
Seyyar çekirdekçi ile sabit çekirdekçiler hâlâ oradalar.
Bu güzel parkın bir köşesinde Nikâh salonu ve çay bahçesi vardı. Yıktılar oraları ve yerine “modern” bir bina oturttular.
Adını da: BÜLENT ECEVİT KÜLTÜR MERKEZİ koymuşlar!
Tesadüfen bir nikâha gittim ve bir defa da bir sergiye hepsi o kadar!
Kaç sene oldu açılalı bu yerin varlığından hiç kimsenin inanın haberi yok.
Ne basından, ne de halktan burada bir etkinlik var, söyleş var gibi hiçbir şey duymuyoruz.
Kepez Belediyesi açtığı her salonda bir çok etkinlik yaptığını duyuruyor ama gel gelelim şehrin göbeğindeki bu sözde “kültür merkezi”nden hiçbir kimsenin bilgisi yok!
Acaba adından mı rahatsız olanlar var?
Hiç sanmıyorum!
Peki, neden hiçbir faaliyet yok!
Varsa neden gerekli duyurular tam yapılmıyor?
Hani bir hatırlatalım dedim; belki de ben yanılıyorumdur!
Göreceğiz!
:::::: :::::
KALEİÇİ’NDE WC
BİR İHTİYAÇ
Valla geçen sene duymuştum ve tüylerim diken diken olmuştu. Bazı kişiler Kalekapısı’ndaki tuvaletin yerini bilmediklerinden; ya Tekeli Mehmet Paşa Camisinin şadırvanına ya da Yivli Minare Camisinin bahçesinde “çişlerini” yapıyorlarmış!
Muratpaşa Belediyesi’ne müracaat ederek durumu anlattım. Oradaki tuvaletin 23:00 sonrası kapatıldığını, devamlı açık olmasının oraya bakacak bir kişinin istihdamının gerektiğini söylediler.
Ben bilmem!
Vatandaş olarak ben durumu sizlere duyurdum.
…
Yat Limanı’na inenler veya oradan çıkanların çişlerini yapacakları bir tuvalet vardı. Orası onarıldı. Modernleşti.
Fakat bir türlü açılıp hizmete sokulmadı.
Yokuşu çıkarken zorlanan yerli ve yabancı turistler; esnafa “yakınlarda bir tuvalet var mı?” diye devamlı sormaktadırlar.
…
Camii tuvaletleri umuma açık kullanılmaktadır.
Hatta oraların temizlik işlerini de Belediye işçileri yapmaktadırlar.
Camiidir; Vakfı var, Derneği var, Diyanet İşleri var, ama onlar bu işlere bakmazlar.
Yıkmışlar Belediyelerin sırtlarına!
Oh! Ne ala!
Kaleiçi’nde umumi tuvaletlere ihtiyaç vardır. Ama “dev harflerle WC” yazılmamak şartıyla!
“ANET” İNAT ETTİ!
Kaç defa yazdım ve fotoğrafladım.
Havadan Kaleiçi’ne giren araçlardan paralar alan bu kuruluş; karşılığında beş kuruşluk bir yatırım bile yapmamıştır.
Paralar hep yatırımlara gittiğinden; kendilerine bile bakamamaktadırlar.
Dönerciler çarşısı yanındaki o kulübenin hali nedir öyle?
İğrenç!
Ama ANET inat ediyor orayı öyle pis pis bırakıyor.
Aynı dert; yolu kapattıkları “Taksi Durağı” içinde geçerli. Park ettikleri yerin köşesindeki duvarları bir türlü temiz tutamamaktadırlar.
Başkanları dahil defalarca hatırlattım.
Temiz tutun burayı dedim. ANET gibi onlar da aldırış etmiyorlar.
Ekmek yedikleri Kaleiçi’nde pislik yaratmaya haklarının olmadıklarını bir türlü kabul etmiyorlar.
Ama edecekler!
Burası Kaleiçi!
Her kim burada yaşıyorsa; evi gibi temiz tutmak zorunda.
“Tutamıyorlarsa, kirletiyorlarsa durmasınlar burada!” diyor başka vatandaşlar da haklı olarak!