Gazetelerin toplumsal sorunları deşifre edici ve çözümleyici işlevi var mıdır?
Basın kuruluşları, etkili bir kamu politikası aktörü ya da politika analizcisi olabilirler mi?
Bu iki sorunun cevabını izninizle vermek isterim.
Öncelikle basın, toplumların demokratikleşmesine hizmet etmeli…
Bu bağlamda basın toplumsal sorunları tespit etme ve çözümleme işlevi yüklenmek durumundadırlar.
Bulunduğu ilde yaşayanların, kentsel-kırsal yerleşmelerin ve genel olarak kentin iktisadi-toplumsal sorunlarını gündeme taşıyan, bu sorunların çözümü için öneriler geliştiren ve kamu politikası oluşum sürecine etki eden bir fonksiyon icra etmesi mümkün olabilmelidir.
Basın özerkliği ile kamu yararını, toplumun genel çıkarını gözetmelidir.
Bu ancak susan değil konuşan, özgürce düşüncelerini açıklayan, demokratik, özgür ve yaratıcı haberciliği ile mümkündür.
Özetle gazetelerin bu fonksiyonlarının, kamuoyu ve okuyucular açısından takibin de en önemli konusu içeriktir…
Gazetelerin haber performansları dışında, kamuoyunun dikkatini çeken ve okuyucu kitlelerini genişletmek için kullandıkları içerik geliştirme yöntemleri ise aynı şirketlerin ürün veya hizmet tanıtımları için kullandıkları geleneksel ya da yeni nesil pazarlama iletişim yöntemleri ile aynıdır.
Şirketlerin bünyesindeki ya da dışarıdan aklına, bilgisine, öngörüsüne ve tecrübesine başvurdukları iletişim uzmanları ve ajanslarından beklediklerini; Reklam, PR, iç iletişim, eğitim, medya, sosyal medya, planlama, araştırma, satın alma, sponsorluk, itibar, içerik, etkinlik yönetimi gibi hizmetleri basın kuruluşları işlerinin yapısı gereği kendi içlerinde barındırır.
Ancak günümüzde gazeteler zor şartlarda sürdürdükleri varlıklarını, en önemlisi her geçen gün artan sorunlarla boğuşan okuyucu ve kamuoyunun beklentilerini karşılamaları için ilgi çekici ve kamu menfaati doğrultusunda içerik oluşturmaları gerekiyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: