Rusya ile barışalım, üretici zor durumda diyen biz...

Turizm sektörü bitti diyen biz...

Rusya ile anlaşamazsak kent ekonomisi batar diyen yine biz...

Ve nihayetinde uluslararası politikada şu an en iyi ilişkide olduğumuz ülkelerin başında  Rusya geliyor.

Rusya’nın haber sitelerinde dün iki önemli haber vardı.  Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Türkiye’yi uyararak aramızdaki ilişkiler düzelmesine rağmen hala narenciyenin ülkesine gönderilmediğini belirtti. 

İkincisi ise, Rusya'da Birlik Günü bayramının kutlanacağı Kasım ayında tatil günleri için Ruslar’ın tur operatörleriyle görüşmeye başladığı ancak Tolçin, Soçi ve Kırım’dan sonra Türkiye’nin tercih edildiği idi.

Rusya Türkiye üzerindeki tüm yasakları kaldırmadığını hatırlatmak isterim. Sadece narenciye izni var. Domates ve kabak gönderemiyoruz. Bizler pazar ağımızla  bu ülke ile eskisi gibi olma adına adım atsak bile hala bakanlıklar arası müzakerelere ilerleyebiliyoruz.

Rusya ile eskisi gibi olabilmemiz için ya da açılan aranın ve kaybın telafisi için ciddi bir zaman lazım.

Ama bu kent Aralık ayını görmez beyler felaket habercisi olarak bildiriyorum. Görülmesine rağmen bir önlem alınmadığı için panikteyim.

Günlük ve anlık hatta kişisel çıkar hareketleri sonucu Antalya çökerse Türkiye çöker gerçeğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum. 

Çalışanından esnafına, orta ölçekli tüccarından sanayicisine tüketici kredilerini, çeklerini ve en nihayetinde dönem faizini ödeyemeyen Antalya merkezli firmalar dönüşü olmayan çıkmaz sokağa girdiler...

Bu nedenle beklemeden ilerlemeliyiz.