15 Temmuz gecesi yaşananların ardından, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) iktidar yada muhalefet denilmeden tüm siyasi partilerin genel başkanları darbeye karşı duruş sergilemekle kalmadı, ortak imzalarıyla deklarasyon yayınladı.

O gecenin ardından da Türkiye’nin dört bir yanında meydanlar sabaha kadar demokrasi nöbeti tutmaya başladı. Özellikle sosyal medya üzerinden yapılan o kadar bilgi kirliliğine rağmen, oyuna ve kışkırtmalara gelmeden herkes, birlik ve bütünlük içinde demokrasiye sahip çıktı. Demokrasi, sadece iktidar partisine lazım olmayacak. Hangi mezhepten, hangi dinden, hangi siyasi partiden olursak olalım, hepimizin yaşaması için hava, su gibi gerekli olan özgürlüğümüzdür. TBMM’deki tüm siyasi partilerin ortak hareket etmesinin ardından bazı kentlerde tüm siyasi partilerin il başkanları bir araya gelerek, kamuoyuna açıklama yaptı. Açıklamada bundan sonra meydanlarda demokrasi nöbetlerini birlikte tutacaklarını, herkesin meydanda bulaşacağı mesajını verdi. Bu birlik, meydanlarda olması istenmeyen olayların yaşanmasının da önüne geçmiş oldu.

Şimdi Antalya’ya bakıyorum, Vali Münir Karaloğlu’dan milletvekillerine, Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’den İl Başkanı Rıza Sümer’e herkes meydanda demokrasi adına elinden geleni yaparken, diğer siyasi partilerden kimseyi görmemek inanın beni oldukça üzdü. Antalya da, diğer kentlerde olduğu gibi birlikte hareket edebilir. Açıkçası vatandaş da TBMM’deki tabloyu Antalya’da da görmek istiyor.